Ömrü uzun, ameli güzel olmak büyük saadettir
26/02/2023 Pazar Köşe yazarı S.K
Dünya hayatı rüya gibidir. Ölüm
uyandırıp rüya bitecek, hakiki hayat başlayacaktır. Hadis-i şerifte, (İnsanlar
uykudadır, ölünce uyanırlar) buyuruldu. [Sefer-i
Ahiret]
Ölmeden önce uyanmak gerekir. Peygamber efendimiz, (Şu
kişiye şaşılır ki, o dünyanın peşinde, ölüm de onun peşindedir) buyurdu. [Ebû
Nuaym]
O hâlde, (Nasihat olarak ölüm yeter) [Beyheki] hadis-i şerifini
düşünerek ölenlerden ibret almaya çalışmalıdır. Tûl-i emel yani uzun emel
sahibi olanlar ölümü hatırlamazlar.
Tûl-i emel, zevk ve sefa sürmek için çok yaşamayı istemektir.
İbadet yapmak için, çok yaşamayı istemek, tûl-i emel olmaz. Tûl-i
emel sahipleri, ibadetleri vaktinde yapmazlar. Tövbe etmeyi terk ederler.
Kalpleri katı olur. Ölümü hatırlamazlar. Vaaz ve nasihatten ibret almazlar.
Tûl-i emel sahibi, hep dünya malına ve mevkiine kavuşmak için
ömrünü harcar. Ahireti unutur. Yalnız zevk ve sefasını düşünür. Hadis-i
şeriflerde buyuruldu ki:
(İnsanların
en iyisi, ömrü uzun ve ameli güzel olan kimsedir. İnsanların en kötüsü, ömrü
uzun, ameli kötü olandır.) [Tirmizi]
(Ömrü
uzun olup İslamiyet’e uymak, büyük saadettir.) [Beyheki]
Tûl-i emelin sebepleri, dünya zevklerine düşkün olmak, ölümü
unutmak, sıhhatine ve gençliğine aldanmaktır. Tûl-i emel hastalığından
kurtulmak için, bu sebepleri yok etmek lâzımdır. Ölümün her an geleceğini
düşünmelidir. Hadis-i şerifte, (Lezzetlere son veren şeyi
[ölümü] çok hatırlayınız) buyuruldu. [Sefer-i
ahiret]
Sıhhatin, gençliğin, ölüme mâni olmadıklarını unutmamalıdır.
Çocuklardaki ve gençlerdeki ölüm sayısının, yaşlılardaki ölüm sayısından çok
olduğunu istatistikler göstermektedir. Çok hastaların iyi olup yaşadıkları, çok
sağlam kişilerin çabuk öldükleri her zaman görülmektedir. Hadis-i şerifte, (Ölümü
çok hatırlayınız. Onu hatırlamak, insanı günah işlemekten korur ve ahirete
zararlı olan şeylerden sakınmaya sebep olur) buyuruldu. [Berika]
Eshâb-ı kirâmdan Bera bin Âzib “radıyallahü teâlâ anh”
diyor ki:
Bir cenazeyi götürdük. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve
sellem” kabir başına oturdu. Ağlamaya başladı. Mübarek gözyaşları toprağa
damladı. Sonra, (Ey kardeşlerim! Hepiniz buna hazırlanınız) buyurdu. [Berika]
Ömer bin Abdülazîz “rahime-hullahü teâlâ”, bir âlimi görünce,
nasihat istedi. O da, "Şimdi halifesin, istediğin gibi emredersin. Yarın
öleceksin" dedi. "Biraz daha söyle" deyince, "Âdem
aleyhisselâma kadar, bütün dedelerin ölümü tattı. Şimdi sıra sana
geldi" dedi. Halife, uzun zaman ağladı...
Hülasa, zevk ve sefa sürmek için çok yaşamayı değil, ibadet yapmak için sıhhat ve afiyetle çok yaşamayı istemelidir...