Güzelliğiyle övünen kızın hazin sonu!
26/06/2022 Pazar Köşe yazarı V.T
Ahmed Satîha
hazretleri, bir kızla evlenmek istedi. Kız kabul etmedi ve hakâretlerde
bulundu.
Ahmed Satîha
hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Mısır'da Betâ beldesinde doğdu. Zamânın
âlimi ve velîlerinin derslerini tâkip ederek yetişti. Birçok talebe yetiştirdi.
Meşhûr âlim ve velî Abdülvehhâb-ı Şa'rânî, talebelerindendir. 1535 (H.942)
senesinde Mısır'ın Garbiyye şehrinde vefât etti. Çok kerametleri görüldü:
Ahmed Satîha
hazretleri, bir kızla evlenmek istedi. O kıza haber gönderilince, kız kabul
etmediği gibi, güzelliğiyle övünerek hakâretlerde bulundu. Daha bu uygunsuz
sözlerini bitirmemişti ki, o ânda felç oldu. Ne yaptılar ise tedâvî edemediler,
sonunda o şekilde öldü...
Allahü teâlânın velî
kullarına hürmet edip edepli olanlar çok olduğu gibi, onlara karşı gelip,
büyüklüklerini inkâr edenler de çıkmıştır. Ahmed Satîha hazretleri zamanında
da, haddini bilmez bir kimse, kendisine o zâtınkine benzeyen bir külâh alıp;
"Ben de onun gibi olabilirim" düşüncesiyle, kibirli bir şekilde
gidiyordu. Her şeyin, cübbe ve külâh giymekle hallolacağını zanneden bu kimse,
hizmetçinin yardımıyla ata binerken birden hayvandan düştü ve boynu kırıldı.
Hatâsını anlayıp, acılar içinde kıvranırken; "Beni Ahmed Satîha
hazretlerinin yanına götürün" diye inlemeye başladı...
Bunu alıp Ahmed Satîha
hazretlerinin yanına götürdüler. O kimsenin bu hâlini gören Ahmed Satîha,
kerâmet olarak o kimsenin durumunu anladı ve tebessüm edip; "Öyle yapmakla
bize zahmet verdin ve boynun kırıldı. Allahü teâlâya tövbe et! Boynun düzelir"
dedi. O kimse, tövbe ve istigfâr etti. Ahmed Satîha da duâ ederek, bir miktar
zeytinyağına ağız suyundan kattı ve o kimseyi getirenlere vererek;
"Bununla hastanın boynunu ovun" buyurdu. Yağlayıp ovdular ve Allahü
teâlânın izni ile boynu iyileşti. Bu kimse, o eski düşünce ve hâllerinden
vazgeçti. Gördüğü bu açık kerâmet ile, o zâtın büyüklüğünü anlayıp, huzûruna
gitti ve hizmetine girdi. Ölünceye kadar da, Ahmed Satîha hazretlerinin sohbet
ve hizmetinden ayrılmadı...
Bir gün Ahmed Satîha hazretleri, Menf beldesinde bir valinin yanında idi. Bir suçlunun affı için şefâatte bulundu. Vâli de o kimseyi affettiğini bildirip, serbest bıraktı. Fakat Ahmed Satîha hazretleri gittikten sonra, vâli verdiği sözden dönerek, o kimseyi tekrar hapsetti. Bu hâlinin cezâsı olarak, vâlinin boynunda bir ur meydana geldi. O ur, vâlinin boğulmasına sebep oldu. Hiçbir çâre bulamadılar, vâli o gün öldü.