"Gel ziyâretine gidip hatırını soralım"
27/07/2022 Çarşamba Köşe yazarı A.U
İmrân bin Husayn (radıyallahü
anh) anlatır:
Bir gün Efendimiz,
bana;
“Yâ İmrân! Kızım
Fâtıma rahatsızmış. Gel ziyâretine gidip hatırını soralım" buyurdu.
Ben cevâben;
"Canım sana fedâ
olsun yâ Resûlallah, gidelim" dedim.
Birlikte Fâtıma'nın
evine gittik.
Efendimiz kapıyı
çalıp;
"Esselâmü aleyküm
yâ ehle Beytî!" diye selâm verdi.
Fâtıma kapıyı açtı.
Ve Efendimizi görünce;
"Aleyküm selâm
babacığım, buyurunuz" dedi.
Efendimiz buyurdu ki:
"Kızım, yanımda
İmrân var, başını ört!"
Fâtıma arz etti ki:
"Babacığım, şu
yün örtüden başka örtünecek bir şeyim yoktur."
"Kızım, işte
onunla örtün."
"Babacığım,
başımı örtsem vücûdum, vücûdumu örtsem başım açık kalıyor" dedi.
Resûl aleyhisselâm;
"Kızım, bu örtüyü
uzunlamasına ört ki, vücûdunun her tarafını kaplasın" buyurdular.
Ben de dinliyordum.
Bu konuşmaları
işittim.
Gözlerimden yaş geldi.
Müteessir oldum,
üzüldüm!
Hazret-i Fatıma'nın dünyaya değer vermemesine gıpta ettim. (Devamı yarın)