"Biz âhirete dâvet aldık!"
27/11/2023 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Abdülehad Nûrî hazretleri,
İstanbul’da yetişen büyük velîlerdendir.
Hâl ehli olup
kerâmetleri anlatılır halk arasında.
Bu zât, Peygamber
Efendimizden mânevî emir alıp, Midilli’ye gider.
Orada yetmiş kişi
vardır.
Hepsi de
gayrimüslimdir.
Bu zâtı görünce
kalpleri değişir, hepsi îmânla şereflenirler.
Sonra İstanbul’a
döner.
Sultânahmet, Bayezit
ve başka büyük câmilerde vaaz edip halkı irşâd eder.
Nihâyet vefâtı
yaklaşır.
O da dersleri bırakır,
Kendini ibâdete verir.
Derken hastalanır bir
gün.
Hekimler ilâç
verirler.
Ama o, hiçbirini
kullanmaz.
Sorarlar ki:
“Niçin ilâç
almazsınız?”
Buyurur ki:
“İlâç fayda vermez
artık.”
“Neden efendim?”
“Çünkü biz âhirete
dâvet aldık.”
Hastalık gittikçe
ağırlaşır. Çok geçmeden Rabbine kavuşur.
Gaslini yapan kişi der
ki:
“Garip şeyler gördüm.”
Derler ki:
“Ne gördün?”
“Ne tarafa çevirmek
istesem kendiliğinden dönüyordu” der.
● ● ●
Bir gün sevdikleri, bu
zâta; “Efendim, Allahü teâlânın en çok sevdiği kullar kimlerdir?” diye
sordular.
Cevâbında;
“Allahü teâlânın en
çok râzı olduğu kimse, Onun kullarını üzmeyen, yük olmayan, bilâkis onları
ferahlatıp sevindirendir” buyurdu.