Mühim haramlardan biri de zinâdır!
27/12/2022 Salı Köşe yazarı R.A
“Zinânın dünyâda üç fenâlığı
vardır: Biri, güzelliği ve parlaklığı giderir. İkincisi fakîrliğe sebeb olur.
Üçüncüsü, ömrün kısalmasına sebeb olur.”
“Âile,
dünümüz, bugünümüz ve yarınımızdır; toplumumuzun yapısını korumanın ancak millî
ve manevî değerlerimizi bizden sonraki nesillere aktarmak ile mümkün olacağı;
insana huzûr, mutluluk, güç ve güven veren sağlıklı bir âile yapısının
toplumumuz için elzem olduğu; âile bütünlüğümüzü tehdit eden her türlü
hastalıklı davranıştan neslimizi korumanın en öncelikli görevimiz olduğu”nu bütün
yetkililer söylüyorlar ve bu husûs çok âşikârdır.
Yine “Güçlü âile ile, güçlü toplum ve güçlü
Türkiye” meydâna geleceği, aklı başında olan herkes
tarafından ifâde edilmektedir.
“Zinâ” terimi: “Âkıl
ve bâliğ olan (akıllı, ergenlik çağına ulaşmış) kadın ve erkeğin aralarında
nikâh olmadan gayr-i meşrû münâsebette bulunmaları” manâsında
kullanılmaktadır.
Hadîs-i şerîfte, “Gözler de zinâ yapar” buyurulmak
sûretiyle, bir de “göz zinâsı” zikredilmiştir.
(Ebû Dâvûd)
Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerîmde (meâlen) buyurdu ki:
“De ki:
Geliniz, size Rabbiniz neleri harâm etmiştir, okuyayım: (O'na hiçbir şeyi ortak
koşmayınız, anaya-babaya iyilik ediniz, fakîrlik yüzünden çocuklarınızı
öldürmeyiniz. Sizin de onların da rızkını biz veririz. Zinâ gibi kötülüklerin
açığına da, gizlisine de yanaşmayınız. Allah'ın muhterem kıldığı canı haksız
yere öldürmeyiniz.) İşte bu yasaklara riâyet etmeyi (uymayı), Allahü
teâlâ, size tavsiye (nasihat, emir) etti. Olur ki, düşünür ve akıl
erdirirsiniz.” (En'âm, 151)
“Mü'minlere
söyle, yabancı kadınlara bakmasınlar ve zinâ etmesinler. Mü'min kadınlara da
söyle, onlar da yabancı erkeklere bakmasınlar ve zinâ etmesinler.” (Nûr,
30-31)
Yukarıdaki tarîfte geçen “Nikâh” tabîri: “Evlilik
için yapılan akit, sözleşmedir. Evlenecek Müslümân bir erkek ile kadının,
şâhidler huzûrunda, ben seni zevceliğe (hanımlığa) aldım, diğerinin de kabûl
ettim demesidir.”
Allahü teâlâ, Kur’ân-ı hakîminde buyurdu ki (meâlen): “(Size)
helâl olan kadınlardan nikâh ediniz.” (Nisâ, 3)
Peygamber Efendimiz de, bir hadîs-i şerîfinde, “Nikâh
yapmak benim sünnetimdir. Sünnetimden yüz çeviren benden değildir” buyurmuştur.
(Menâhicül-İbâd)
Diğer bir hadîs-i şerîfte “Zinânın dünyâda üç fenâlığı
vardır: Biri, güzelliği ve parlaklığı giderir. İkincisi fakîrliğe sebeb olur.
Üçüncüsü, ömrün kısalmasına sebeb olur. Zinânın âhiretteki üç zararına gelince:
Allahü teâlânın gadabına sebeb olur. İkincisi suâlin, hesâbın fenâ geçmesine
sebeb olur. Üçüncüsü, Cehennem ateşinde azâb çekmeye sebeb olur” buyurulmuştur.
(Mektûbât-ı Rabbâniyye)
“Kadınlardan istenen üçüncü şart zinâ etmemektir. Bu şartı, yalnız kadınlardan istemek, bu günâhın hâsıl olması, çok defâ onların râzı olmalarına bağlı olduğu için ve kendilerini gösterdikleri içindir. O hâlde bu günâhın ilk sebebi onlardır. Bu işte, onların rızâları mûteberdir… Bu günâh insana, dünyâda ve âhirette zarar verir ve bütün dinlerde yasak ve çirkin olmuştur.” (İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârûkî Serhendî)