Cihâdla ilgili âyet-i kerîmeler...
28/06/2021 Pazartesi Köşe yazarı R.A
"Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları cezâlandırsın,
onları rezîl etsin, sizi onlara gâlip kılsın..."
Kur'ân-ı kerîmde cihâdla alâkalı birçok âyet-i kerîme vardır. [Cihâdla
ilgili bütün âyetleri burada zikretmemiz mümkün değil, ama (sûrelerin Kur’ân-ı
kerimdeki sıralarına göre) bazı örnekler verebiliriz]:
1- “Size karşı savaş açanlara, siz de Allah yolunda savaş açın! Fakat haddi
aşmayın! Muhakkak ki Allah, haksız yere saldıranları sevmez.” (Bakara, 190)
2- “Savaş, hoşunuza gitmediği hâlde size farz kılındı. Hoşlanmadığınız bir
şey, çoğu kerre sizin için hayırlı olabilir. Yine sevdiğiniz bir şey de, çoğu
kerre hakkınızda şer olabilir. Allah bilir, siz bilemezsiniz.” (Bakara, 216)
3- “Îmân edenler, Allah yolunda cihâd ederler, küfredenler ise tâğût
yolunda savaşırlar.” (Nisâ sûresi, 76)
4- “İnananlardan özürsüz olarak yerlerinde oturanlar ile cânlarıyla ve mâllarıyla
Allah yolunda (dîn düşmânları ile Allah rızâsı için cihâd edenler) bir olmaz.
Allah, cânlarıyla ve mâllarıyla cihâd edenleri, derece bakımından oturup ibâdet
edenlerden daha üstün kılmıştır. Gerçi Allah, hepsine de hüsnâyı (güzelliği,
cenneti) vadetmiştir; ancak mücâhidleri, oturanlardan çok daha büyük ecirle
üstün kılmıştır. Kendi katından onlara yüce mertebeler, mağfiret ve rahmet
vermiştir. Allah, çok bağışlayıcı ve merhametlidir.” (Nisâ, 95-96)
5- “Ey îmân edenler! Dînden çıkarsanız, Allahü teâlâ, sizin yerinize
başkalarını getirir. Onları sever, onlar da Allahü teâlâyı severler. Onlar,
mü'minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı şiddetlidirler; Allah yolunda
cihâd ederler ve hiçbir levm edenin levminden korkmazlar...” (Mâide sûresi,
54)
6- “Ey Peygamber! Sana ve Sana tâbî olan mü’minlere Allah yeter! (Düşmandan aslâ
çekinme! Hattâ) ey Peygamber! Mü’minleri (onlara karşı) savaşa
teşvîk et!..” (Enfâl, 64-65)
7- “(Ey mü’minler!) Verdikleri sözü bozan, Peygamber’i (yurdundan) çıkarmaya
kalkışan ve üstelik ilk önce kendileri sizinle savaşmaya başlamış olan kavme
karşı savaşmaz mısınız? Onlardan korkar mısınız? Eğer inanıyorsanız bilin ki,
Allah, kendisinden korkmanıza daha lâyıktır. Onlarla savaşın ki, Allah sizin
ellerinizle onları cezâlandırsın, onları rezîl etsin, sizi onlara gâlip kılsın,
mü’minlerin gönüllerini ferahlatsın ve mü’minlerin kalplerinden (zâlimlere
karşı birikmiş olan) öfkeyi (onların hakkından gelmek
sûretiyle) alsın!” (Tevbe, 13-15)
8- “(Ey Resûlüm!) De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız,
kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabânız, kazandığınız mallar, kesâda
uğramasından (zarar etmekten) korktuğunuz ticâret, hoşlandığınız meskenler
(evler), size Allah’tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihâd etmekten daha
sevgili ise, artık Allah’ın emri gelinceye kadar bekleyin! Allah, fâsıklar
topluluğunu hidâyete erdirmez!” (Tevbe, 24)
9- “Kendileriyle savaşılanlara (mü’minlere), zulme uğramış olmaları sebebiyle (savaş husûsunda) izin verildi. Şüphe yok ki Allah, onlara yardıma mutlak sûrette kâdirdir. Onlar, başka değil, sırf (Rabbimiz Allâh’tır) dedikleri için, haksız yere yurtlarından çıkarılmış kimselerdir…” (Hac, 39-40)