Hîle ile rızık artmaz ve malın bereketi gider!
28/06/2022 Salı Köşe yazarı V.T
Hîle ile biriktirilen
şeyler, bir felâketle gider ve geride yalnız günahları kalır!..
Ebû Bekr bin Neccâd
hazretleri hadîs ve fıkıh ilminde, zamânının en önde gelen âlimlerinden idi.
867 (H.253) senesinde Bağdat'ta doğdu. 959 (H.348) senesinde vefât etti. Birçok
âlimden ilim aldı. Hanbelî mezhebindeki meseleler kendisinden sorulup, fetvâ
istenirdi. Çok eseri vardır. Yaşadığı devirde, Irak'taki Hanbelî âlimlerinin en
büyüğü idi.
Kusûru gizlemek,
hıyânettir. Mümine, nasihat etmemektir. Zalim, âsî olmaktır. Malın iyi tarafını
göstermek, karanlıkta göstermek zulüm, hile olur. Resûlullah “sallallahü aleyhi
ve sellem” buğday satan birisinin buğdayına, mübârek parmaklarını sokup, içinin
yaş olduğunu görünce, (Bu nedir?) buyurdu. Yağmur ıslatmıştır
deyince, (Niçin saklayıp göstermiyorsun? Hîle eden, bizden değildir) buyurdu.
Birisi, üçyüz dirhem gümüşe bir deve sattı. Devenin ayağında ârıza vardı.
Eshâb-ı kirâmdan “aleyhimürrıdvân” Vâsile bin Eska’ orada idi. O anda dalgın
idi. Devenin satıldığını anlayınca, alanın arkasından koşup, devenin ayağı
arızalıdır dedi. Müşteri deveyi geri getirip, parasını aldı. Satıcı,
“Satışımı niçin bozdun?” deyince, Vâsile dedi ki, Resûlullahtan işittim.
Buyurdu ki, (Satılan bir şeyin kusûrunu gizlemek helal değildir. O
kusûru bilip söylememek de, kimseye helal değildir.) Vâsile yine dedi
ki:
Resûlullah bizden söz
aldı ki, Müslümanlara nasîhat edelim. Onlara merhamet edelim. Malın kusurunu
saklamak, nasîhat etmemek olur. Satıcıların, kusûr saklamamaları çok güçtür.
Büyük cihâd demektir. Bu cihâdı kazanmak için, mal alırken dikkat etmeli,
kusurlu mal almamalıdır. Eğer kusurlu mal alırsa, müşteriye söylemeyi niyet
etmelidir. Eğer aldanırsa, ziyan etmiş olur. Başkasını da ziyana sokmamalıdır.
Kendisi, başkasına incinince, başkalarını da kendinden soğutmamalıdır...
Şunu iyi bilmelidir
ki, hîle ile rızık artmaz. Belki, malın bereketi gider. Hîle ile azar azar
biriktirilen şeyler, ansızın gelen bir felâketle, birdenbire giderek geride
yalnız günahları kalır. Nitekim bir sütçü, süte su katardı. Bir gün, ansızın
sel gelip, ineği boğdu. Adam şaşkın bir hâlde düşünürken, çocuğu dedi ki:
-Kattığımız sular
birikerek, gelip ineği götürdü!
Resûlullah buyurdu ki: (Ticârete hıyânet karışınca, bereket gider). Bereket demek, az malın çok faydası olmak, çok işe yaramak demektir. Az bir mal, bereketli olunca, çok kimsenin rahat etmesine, çok iyi işlerin yapılmasına yarar.