Muhtaç olanın sadaka vermesi
28/12/2020 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Sıkıntıya sabredemeyecek kimsenin sadaka vermesi caiz değildir.
Sual: Bir kimsenin, bakmakla sorumlu oldukları muhtaç iken, başka
muhtaçlara yardım etmesi uygun mudur?
Cevap: Bu konuda İbni Âbidînde buyuruluyor ki:
“Kendisine ve bakması vacib olanlara lazım olandan fazla malı bulunan
kimsenin sadaka vermesi müstehabdır. Bakması vacib olan kimsesi muhtaç iken,
bunun sadaka vermesi günahtır. Sıkıntıya sabredemeyecek kimsenin, kendi muhtaç
olduğu malı, parayı sadaka vermesi caiz değildir, tahrimen mekruhtur. Sadaka
veren kimsenin, sadaka sevabını, Resulullah Efendimize ve bütün mümin ve
müminâta göndermeye niyet etmesi iyi olur. Çünkü, kendi sevabı azalmaz ve
hepsine de ayrı ayrı, hep o kadar sevap verilir.”
Sual: Farzları, sünnetleri beğenmemek imanı giderir mi?
Cevap: Farzları, sünnetleri, beğenmemek, küfür olur, imanı giderir.
Sual: Namaz kılması mekruh olan vakitlerde, cenaze namazı da kılınmaz mı?
Cevap: Güneş batarken, yalnız o günün ikindi namazının farzı kılınır. İmâm-ı
Ebû Yusuf hazretlerine göre, cuma günü güneş tepede iken, nafile namaz kılmak
mekruh olmaz. Bu kavil zayıftır. Namaz kılması mekruh olan üç vakitte önceden
hazırlanmış cenazenin namazı, secde-i tilâvet ve secde-i sehiv de caiz
değildir. Hazırlanması bu vakitlerde biten cenazenin namazını, bu vakitlerde
kılmak caiz olur.
Sual: Farz namazların kılınmasının mekruh olduğu vakitler olduğu gibi,
yalnız nafile kılmanın mekruh olduğu zaman dilimi var mıdır?
Cevap: Yalnız nafile namaz kılmanın mekruh olduğu iki vakit vardır. Sabah
tan yeri ağardıktan, güneş doğuncaya kadar, sabah namazının sünnetinden başka
nafile namaz kılınmaz. İkindiyi kıldıktan sonra, akşam namazından önce nafile
namaz kılmak mekruhtur. Cuma günü imam minbere çıkınca ve müezzin ikamet
okurken, diğer namazlarda imam namazda iken nafileye, yani sünnete başlamak
mekruhtur. Yalnız sabah namazının sünnetine başlamak mekruh değildir. Bunu da
saftan uzak veya direk arkasında kılmalıdır. Cuma günü imam, hutbe için
minbere çıkmadan önce başlanan sünneti temamlamalı denildi.
Sual: Ezan ne demektir ve başka dillerde de okunabilir mi?
Cevap: Ezan, herkese bildirmek demektir. Belli olan arapça kelimeleri sırası ile okumaktır. Tercümesini okumak, ezan olmaz. Manası anlaşılsa da, farisi ve başka dillerle de okunmaz.