"En kudretli insan, nefsini yenendir..."

29/07/2024 Pazartesi Köşe yazarı V.T

"Kendi nefsini terbiye edemeyen, başkasınınkini hiç terbiye edemez."

 

Erdebilî Sinân Efendi Osmanlı devletinde yetişen velîlerdendir. Azerbaycan’da Erdebil'de doğdu. Önce Erdebil'de tahsil yaptı. Sonra Tebriz'e geldi. Orada Dede Ömer Rûşenî hazretlerinin sohbetlerine katıldı. Sonra İstanbul'a geldi. Çelebi Halîfe'nin sohbetlerine devam ederek icâzet aldı. Ayasofya Câmii yakınında talebe yetiştirdi. 1544 (H.951) tarihinde İstanbul'da vefât etti.

 

Sohbetlerinde buyurdu ki:

 

"Allahü teâlâyı görmekten mahrûm kalmak, en şiddetli Cehennem ateşinden daha çok azap verir."

 

"En kuvvetli, kudretli insan, kendi nefsini yenendir."

 

"Kendi nefsini terbiye edemeyen, başkasınınkini hiç terbiye edemez."

 

"Yarın kıyâmette herkesi, peygamberi ile çağırırlar. Ey Mûsâ aleyhisselâmın ümmeti, ey Îsâ aleyhisselâmın ümmeti, ey Muhammed aleyhisselâmın ümmeti derler. Ancak Allahü teâlânın sevgili kullarına; 'Ey Allahın velî kulları, Allahü teâlânın katına geliniz' denir. Bunun üzerine onların gönülleri, sevinçten yerinden çıkacakmış gibi olur."

 

"Gerçekten Allahü teâlâdan korkan, hâlinin ne olacağını ve nereye varacağını bilinceye kadar yemesini ve içmesini terk eden ve uykuyu bırakan kimsedir."

 

"Sâlih bir kul olmak isteyip de, yarın yaparım diyerek günlerini geçiren kimse aldanmıştır."

 

"Günahlara ağlamak, ayıpları ıslah etmek, Allahü teâlâya ibâdet etmek, nefsinin arzu ve isteklerine boyun eğmemek, Allahü teâlâdan korkan kalb, mümin için ne güzeldir."

 

"Bir adam, içinde Allahü teâlânın yarattığı her türlü ağacın bulunduğu ve ağaçların üzerinde yaratılan her cins kuşun bulunduğu bir bahçeye girse ve bu bahçedeki kuşlar ona;

 

-Ey Allahın velîsi sana selâm olsun, deseler. Nefs de bundan sükûnet bulur ve gururlanırsa, bu kimse nefsinin elinde esir olur."

 

"Kul; nâfileleri yaparken farzları yapmayı unutursa ve bedeni ile ibâdet ederken, kalbi Allahü teâlâdan gâfil olursa, Hak teâlâdan uzaklaşır."

 

"Bâzı Peygamberler kavimlerine şöyle derler: Hayâsızların çokluğundan hayâ etmez misiniz?"

 

"Farzları yapmak, haramlardan kaçmak, gafleti terk etmek, Allahü teâlânın kendilerini çok sevdiği, evliyâsının ahlâkındandır."

 

"Dil, kalbin tercümânı, yüz kalbin aynasıdır. Kalbde gizli olan, yüzde meydana çıkar."

 

"Bir kimsenin ahmak olduğuna alâmet, kendi ayıbını bırakıp, başkasının ayıbıyla uğraşmasıdır."