Kaybolan köle!..
30/06/2024 Pazar Köşe yazarı A.U
Ubeydullah-ı Ahrâr hazretlerini sevenlerden birinin, çok beğendiği,
emîn, güvenilir bir hizmetçi kölesi vardı.
Kaybetti bir gün onu.
Çok aradı, bulamadı.
Yine böyle ararken Ubeydullah-ı Ahrâr hazretlerini
gördü.
Koşturdu hemen.
Tuttu atının dizginini.
Ve derdini anlatıp;
“O, benim her şeyimdi, ne olur hâlledin bu derdimi” dedi.
Âdeta yalvardı.
Büyük velî, eliyle bir köyü işâret etti.
Ve sordu:
“Şu köyde aradın mı?”
“Hayır, aramadım efendim.”
“O köye bak! İnşallah orada bulursun” buyurdu.
Adam sevindi.
Ve bir ümitle koştu o köye.
Bir de ne görsün?!
Kölesi, bir çeşmenin başında ve eli şakağında, şaşkın
vaziyette oturuyor!
Yanında testi var.
Hem içi de su dolu.
Ona yaklaşıp;
“Sen günlerdir nerelerdeydin?” diye
sordu ona.
Kölesi anlattı:
“O gün evden çıkmıştım ki, bir atlı beni tutup
uzaklara kaçırdı. Sonra da köle diye sattı birine. Günlerdir onun
hizmetlerini görüyordum. Bugün de çeşmeden su almaya gönderdi beni. Suyu
doldurup geri dönecektim ki, bu çeşmenin yanında buldum kendimi.”
Adam çok sevindi...
Ve gülümseyerek;
“Bu, o büyük velînin
kerâmeti” diye mırıldandı hafifçe...