CEVAP
Kahretmek, Arapçada bir deyimdir. Birini kötülemek, yani onun çok kötü
biri olduğunu bildirmek için, Allah kahretsin denir. Kur’an-ı kerim, o halkın
lisanıyla indi. Başka türlü bildirilse anlaşılmaz. Halkın lisanıyla
söylenirse anlaşılır. Kahretsin kelimesini, şimdi anlaşılan gibi, helak etsin
manasında anlamak yanlış olur. Allahü teâlâ helak ederse, kim engel olabilir
ki? Zaten o manada kahrettiklerini, (filan kavmi helak ettik, yerin dibine
geçirdik) diye ayrıca defalarca bildirmektedir.
Allahü teâlâ, birçok âyetinde, din düşmanlarına lanet etmiş, yani o kulların
rahmetten uzak olduğunu bildirmiştir. Bazıları şöyledir:
(Allah’ın lâneti, inkâr edenlerin üzerine olsun.) [Bekara 89]
(Biz, kitapta açıkça belirttikten sonra, indirdiğimiz açık delilleri ve
hidayeti gizleyenler var ya, işte onlara, hem Allah lanet eder, hem de bütün
lanet ediciler lanet eder.) [Bekara 159]
(Allah inkârları yüzünden onlara [Yahudilere] lanet
etmiştir.) [Nisa 46]
(Yahudiler, Allahın eli sıkı dedikleri için lanet onlara.) [Maide
64]
(Yahudiler, Üzeyr’e, Hristiyanlar da Mesih’e Allah’ın oğlu dediler. Daha
önceki kâfirlerin [“melekler Allah'ın kızlarıdır” diyenlerin]sözlerine
benziyor. Allah onları kahretsin! Nasıl da sapıtıyorlar.)[Tevbe 30]
(Allah’ın laneti zalimlerin üzerine olsun!) [Araf 44]
(Bozgunculara lanet olsun.) [Rad 25]
(Allah ve Resulünü incitenlere Allah, dünyada ve ahirette lânet
etmiştir.) [Ahzab 57]
|