Ezan okunurken ve Cuma vaktinde alışveriş yapmak mekruh mudur?
Cuma ile ilgili çeşitli sorular
CEVAP
Evet, mekruhtur. Alışverişin kendisi helaldir. Yani alınan mal mekruh değil,
helaldir; fakat Cuma vakti ve ezan okunurken alışveriş yapan, mekruh işlemiş
olur. (Dürer)
Cuma günü alışveriş
Sual: Cuma günü öğle ezanıyla imam selam verinceye kadar olan zamanda
alışveriş yapmak mekruhtur, ama iş gereği, dükkânı kapatamıyoruz. Cuma namazı
farz olmayan çocuklar alışveriş yapsa caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur.
Sual: Cuma günü oruç tutmak sünnet midir?
CEVAP
Cuma günü oruç tutmak müstehaptır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Cuma günü oruç tutan için, on ahiret günü oruç sevabı yazılır.)[Beyheki]
Bazı âlimlere göre, yalnız Cuma günü oruç tutmak mekruhtur. Bir hadis-i şerif
meali:
(Yalnız Cuma günü oruç tutmayın! Perşembe veya cumartesiyle beraber tutun.) [Buhari]
Bunun için, cuma günü oruç tutmak isteyenin, perşembe veya cumartesi günü de
tutması iyi olur; çünkü sünnet veya mekruh denilen bir işi yapmamak gerekir.
Cumartesi günü oruç tutma imkânı olmazsa, cuma günü tek tutmak mekruh olmaz.
Sual: Cuma namazı kılınmayan mezra denilen köylerde ve İslamiyet
ile idare edilmeyen yerlerde, öğle namazı kılarken ikamet okunur mu?
CEVAP
Evet okur. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Cuma kılınmayan mezra denilen küçük köylerde cemaatle öğle
namazını kılmak caiz olur mu?
CEVAP
Evet caizdir. (Fetava-i Abdurrahim)
Sual: Cumanın sahih olduğu yerlerde, öğleyi cemaatle kılmak ve
ikamet okumak mekruh olur mu?
CEVAP
Evet mekruh olur. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Seferi olanın Cuma namazı kılması farz mıdır?
CEVAP
Seferi olana Cuma kılmak farz değildir. Fakat kılarsa farz sevabını alır. (Hindiyye)
Sual: Kadınların Cuma günü, öğle namazını evlerinde kılabilmeleri
için cemaatin camiden çıkmalarını beklemeleri şart mıdır?
CEVAP
Şart değildir. Diğer günlerde de böyledir. (Hidaye)
Sual: Mahkumların Cuma günü öğle namazını cemaatle kılmaları mekruh
olur mu?
CEVAP
Mahkumlara Cuma kılmaları farz olmadığı için, öğleyi cemaatle kılmak mekruh
olmaz.
Sual: Hutbeleri nutuk çeker gibi okumak caiz mi?
CEVAP
Hutbeye dünya sözü karıştırmak haramdır. Hutbe nutuk, konferans şekline
sokulmaz. Hutbeyi nutuk çeker gibi, şiir söyler gibi okumak caiz değildir.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Şairlerin şiirlerine itina ettikleri gibi, hutbedeki konuşmasına itina
edenlere Allah lanet etsin!) [Taberani, İ.Ahmed]
Sual: Camiye, Cuma namazına gidince namaza yeni başlanmışsa ne
yapmak lazım?
CEVAP
Camiye girince eğer imama ilk tekbirde yetişeceğini zannederse sünnete kılmaya
durur, ilk tekbire yetişemeyeceğini zannederse sünneti kılmaz.
Cuma günü ise, imam minbere çıkmadan sünneti yetiştireceğini zannederse sünneti
kılar, zannetmezse sünneti kılmaz. Sünnet ile farz, farz ile sünnet arasında
konuşulmaz. İmam hutbede iken de konuşulmaz. Hadis-i şerifte sus
diyenin namazı yok buyuruluyor, sevabı olmaz demektir.
Sual: Çeşitli sebeplerden dolayı, Cuma namazlarını kılamayanın kaza
etmesi gerekir mi?
CEVAP
Cuma namazı kaza edilmez, o günkü öğle namazı kılınır.
Sual: Cuma namazının ilk sünneti ne zamana kadar kılınır?
CEVAP
Hutbe başlayıncaya kadar kılınır. Hutbe okunurken kılınmaz. Eğer hutbe
başlayana kadar yetiştirilememişse, Cumanın farzından sonra kılınır.
Sual: Cuma namazındaki sünnetleri kılarken kazası olan, kazaya da
niyet eder mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Cuma namazı hutbesinde imam hutbeyi bitirdikten sonra dua
ediyor, âmin dememiz gerekir mi?
CEVAP
Açıktan âmin demek caiz değildir. Namaz kılar gibi sessiz durmak gerekir.
Sual: Şafii imam, Şafiilere sonra Hanefilere Cuma kıldırsa caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Eda şartlarından biri noksansa Cumaya gitmek lazım mı?
CEVAP
Fitneye sebep olmamak için gitmek lazımdır.
Sual: Cuma namazında iç ezanı, cemaatin tekrarlaması lazım mı?
CEVAP
Sadece dinlemesi lazımdır. Tekrarlamaz.
Sual: Hutbeye çıkarken yüksek sesle dua okumak bid'at mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Hutbeyi kağıttan okumak mekruh mu?
CEVAP
Hayır.
Sual: Seferi imam, mukim cemaate Cuma namaz kıldırır mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Mescidimiz küçük, etrafta cami de yok. Cuma namazında,
birinci cemaat çıktıktan sonra, ikinci cemaat olmak caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Cuma sahih olmayan yerde, Şafii mezhebi taklit edilip kılınsa
farz sevabı alınır mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Cuma hutbesinde bağdaş kurup oturmak uygun olur mu?
CEVAP
Caizdir.
Sual: Cuma günü cami içinde niye ezan okunuyor? Dışarıda okunması
yetmiyor mu?
CEVAP
Cami içinde okunmasını Peygamber efendimiz emretmiştir. Birinci ezanı ise
Hazret-i Osman emretti. Hulefa-i raşidinin sünneti Peygamber efendimizin
sünneti demektir.
Resulullah ile Hazret-i Ebu Bekir ve Hazret-i Ömer’in devrinde Cuma günü ilk
ezan imam minbere çıkıp oturduğu zamanda idi. Hazret-i Osman halife olup,
insanlar çoğalınca, dışarıda birinci ezanın okunmasını emretti. (Taç)
Hazret-i Osman hulefa-i raşidindendir. Onun sünneti de dinde senettir. Bir
hadis-i şerif meali şöyledir:
(Benden sonra ihtilaflar çıkacaktır. İşte o zaman sünnetime ve hulefa-i
raşidinin sünnetine uyun! Onlara azı dişinizle ısırır gibi sımsıkı sarılın!) [Tirmizi]
Sual: Hutbelerin Türkçe olmasının ne mahzuru var?
CEVAP
İbni Abidin hazretleri, (Hutbeyi, Arabiden başka dil ile okumak, başka dil ile
iftitah tekbiri almak gibi tahrimen mekruhtur) buyurdu. Hindistan âlimlerinden
Muhammed Viltori hazretleri de (Hutbelerin bir kısmını bile Arabiden başka dil
ile okumak bid'attir) buyurdu. (El-edille)
Eshab-ı kiram ve Tabiin-i izam, bid’at işlememek için, Asya ve Afrika’da,
hutbeleri hep arabi okudu. Halbuki, dinleyenler Arabi bilmiyordu. Bunun için,
Osmanlı âlimleri, 600 yıldır, hutbelerin, kabul olmayacağını bildikleri için,
Türkçe okunmasına izin vermediler. Cuma vaazları koydular. Bu vaazlar, namazdan
önce veya sonra, hutbenin manasını anlatırdı. Hutbe böylece öğrenilirdi.
İlk Cuma namazı
Sual: İlk Cuma namazı nerede ve hangi camide kılındı?
CEVAP
Resulullah efendimiz, ilk Cuma namazını Medine ile Kuba arasında (Ranona)
vadisinde bulunan Mescid-i Cuma isimli camide kılmıştır.
Sual: Cuma günü ezandan önce, sala okumak, caiz midir?
CEVAP
Melik Nasır bin Mensur, hicri 700 yılında, Cuma ezanından önce, minarelerde
salat-ü selam okuttu. (Mirat-ül haremeyn)
Bu tarihten sonra gelen âlimler, buna bir şey demedikleri için, Cuma günü salat
okunmasına bid’at denmez.
Cenaze olduğunu bildirmek için, salat okumak ise, bid’attir. (S.
Ebediyye)
Sual: (Cuma geceleri evde helva yapıp kokutmalı, ruhlar eve
kokusuna gelir) sözü uydurma mıdır?
CEVAP
Evet.
Cumanın ilk sünneti
Sual: İmam, Cuma namazının ilk sünnetini nerede kılar?
CEVAP
Minberin sağ yanında kılması sünnettir. (S. Ebediyye)
Camide istigfar
Sual: Camide, cuma akşamları cemaate istigfar ettirmek uygun olur mu?
CEVAP
Cemaate öğretmek niyetiyle yapılması uygundur.
Seferi imam
Sual: Seferi olana Cuma namazı kılmak farz olmadığı halde, seferi olan
kimse, Cuma namazını kıldırabilir mi?
CEVAP
Evet, kıldırabilir.
Hutbeyi kılıçla okumak
Sual: Bazı imamlar hutbeyi kılıçla okuyor. Böyle bir şey var mı?
CEVAP
Evet, Mekke ve Bursa gibi, savaşla alınan şehirlerde, imam, minbere çıkarken
sol eline kılıç alır. Kılıca dayanarak okur. (S. Ebediyye)
Hutbe dinlerken
Sual: Hutbe dinlerken, konuşulmaz ve bir şey okunmaz, dualara âmin
denmez, ama bugünkü hutbelerde, ağaç dikmek, kalkınmak gibi şeylerden de
bahsediliyor, üstelik Arapça da okunmuyor. Kalbi temizlemek niyetiyle içimizden
kelime-i tevhid okumamızda sakınca olur mu?
CEVAP
Hutbe Arapça da okunsa, namazdan, oruçtan da bahsedilse kalbden okununca zararı
olmaz.
Yabancı ülkede cuma
Sual: Almanya, Fransa gibi gayrimüslim bir ülkede cuma namazı
kılmak farz olmadığına göre, orada kırk kişi varsa, Şâfiî mezhebi taklit edilip
kılınsa farz sevabı alınır mı?
CEVAP
Evet, taklit edilirse Cuma namazı sahih olur.
Müslüman olmayan bir ülkede, Müslümanlar, bir imam seçerek cuma namazı
kılsalar, Hanefî mezhebine göre de namazları sahih olur. (İbni Âbidin)
Hutbe dinlerken
Sual: Hutbe dinlerken, (Takkeni unutmuşsun, şurada boşluk var,
safları doldur) gibi şeyler söylemenin, konuşmanın ve imamın âmin dedirtmesinin
mahzuru olur mu?
CEVAP
Hutbe dinlemek namaz gibidir. Namazda yapılmaması gereken şeyler, hutbe
dinlerken de yapılmamalı. Yer değiştirmek, konuşmak, konuşana sus demek, hattâ
dua okumak, açıktan âmin demek bile caiz değildir. Camiye girince, hutbe
okunuyorsa, hemen ilk bulduğu boş yere oturmalıdır. Safları yararak ileri
geçmemelidir. Müminlere eziyet günahtır.
Hutbede dört halifenin ismi
Sual: Birkaç camide hutbelerde dört halifenin ismi okunurken, çoğu
camide okunmuyor. Okunmaması Ehl-i sünnete aykırı değil midir?
CEVAP
Elbette, aykırıdır. Hattâ bid’attir. İmam-ı Rabbânî hazretleri zamanın ileri
gelenlerine yazdığı bir mektupta buyuruyor ki:
Samane şehrinin hatibi Kurban Bayramı hutbesinde Hulefa-i Raşidin’in yani
Resulullah'ın dört halifesinin isimlerini söylememiş ve namazdan sonra bir
kısım cemaat kendisine bunu söyledikleri zaman, (Unuttum veya şaşırdım) gibi
bir özürde bulunmayarak, (İsimleri söylenmezse ne olurmuş?) diye inat etmiş.
Halktan ileri gelenler, bu hâle seyirci kalıp o insafsız hatibe haddini
bildirmemişler. Hulefa-i Raşidin’in isimlerini okumak, hutbenin şartı değilse
de, Ehl-i sünnetin şiarıdır, nişanıdır. Onu bile bile inat ederek ancak kalbi
bozuk olan okumaz. Ehl-i sünnet olan bir sultan zamanında, böyle bid’at
çıkarmak, ne büyük cesarettir. Belki de, devlete, ülül-emre karşı gelmek
demektir. Asıl şaşılacak şey de, o şehrin muhterem eşrafının, ileri gelen
Müslümanlarının, bu vaka karşısında kımıldamamaları, gevşek davranmalarıdır.
Kur'an-ı kerimde mealen, (Gücü yeterken, günah işleyenlere mâni olmayıp
susmak, ne kadar kötüdür)buyuruldu. Bu tüyler ürpertici haberi duyar duymaz
aklım başımdan gitti. Fârûkî damarım harekete geçti, bunları yazdım. (2/15)
Hutbede dört halifenin isimlerini yüksek sesle okumak, Ehl-i sünnet olmanın
alametidir. (İ. Ahlakı)
Hutbe, nutuk çekme yeri değildir!
Sual: (Cuma hutbeleri, çok heyecansız oluyor. Heyecanlı olmalı,
cemaati coşturmalı, Allah korkusundan ağlatmalı, bayılanlar, nâra atanlar
olmalı) diyenler oluyor. Hutbelerin maksadı bu mudur?
CEVAP
Hutbe, nutuk çekme veya konferans verme yeri değildir, ibadettir. Nur-ül-izah kitabında,
(Hutbeyi kısa okumak sünnet, uzun okumak mekruhtur) buyuruluyor.
Hutbeye dünya sözü karıştırmak haramdır. Nutuk, konferans şekline sokmak caiz olmaz.
Hutbede, kısaca vaaz edilir. Hikâye, siyaset, ticaret ve başka dünya işleri
anlatılmaz. (S. Ebediyye)
Hutbede konuşmak ve hutbeden başka şeyler söylemek haram olduğu gibi, hutbe de
fasit olur. Hutbe bozulduğu için cuma namazı da kabul olmaz. (Ey Oğul
İlmihali)
Hutbelerin bir kısmını bile Arapçadan başka dille okumak bid'attir. (El-edille)
Demek ki, hutbe okumaktan maksat, cemaati coşturmak, ağlatmak, bayıltmak veya
nâra attırmak değildir. Fıkıh kitaplarına uymayanların böyle söylemelerine
itibar etmemelidir. Hutbede cemaate âmin dedirtmek, salevat getirtmek bile caiz
değildir. Namaz gibidir. Cemaate Türkçe vaaz etmenin yeri de burası değildir,
bunlar namazdan önce veya sonra yapılır.
Gün, gündüz ve gece
Sual: Bir gün, 24 saat olduğuna göre, (Cuma günü ve gecesi)demek
uygun olur mu? Gündüz ve gece demek gerekmez mi?
CEVAP
Gün, 24 saatlik zamandır. Gündüzle gecenin toplamına denir. Ancak gün, gündüz
anlamında da kullanılır. Bu bakımdan (Cuma günü ve gecesi) demekte
mahzur yoktur. Yalnız (Cuma) denince gündüz ve gecesi anlaşılır. (Cumanız
mübarek olsun) denince, gecesi de içine dâhildir. Cumanın öneminden
bahsedilince gecesi de anlaşılır. Üç hadis-i şerif:
(Cuma günü bir defa İhlas-ı şerif okuyan, Kadir gecesini idrak etmiş gibi
olur.) [Tergib-üs-salat]
(Cumadan daha faziletli bayram yoktur.) [Deylemî]
(Cuma, günlerin efendisidir, Ramazan ve Kurban Bayramı günlerinden de
kıymetlidir.) [Buhârî]
Gündüz anlamına gelen gün için bir örnek verelim. Bir hadis-i şerifte, (Cuma
günü oruç tutana, on âhiret günü oruç sevabı yazılır)buyuruluyor. (Beyhekî)
[Oruç gece tutulmaz.]
Cuma günü duaların kabul olduğu ân
Sual: Cuma günleri duaların kabul olduğu saat hangisidir?
CEVAP
Kadir gecesi, orta namaz ve ism-i a'zam duası gibi, cuma günü duaların kabul
edildiği saat de gizlenmiştir. Âlimlerimiz, bu hususta şöyle bildirmiştir:
1- (Bu ân, hutbe ile cuma namazı arasındadır) diyen âlimler
çoktur. (S. Ebediyye - Tefsir-i Mazheri)
2- Bu ân, ikindi ile akşam ezanı arasındadır. (S. Ebediyye
– R. Nâsihîn)
3- Kâbul-Ahbar hazretleri buyuruyor ki: Bu vakit, ikindi namazından
güneşin batışına kadar olan vakit ile hutbe okunduğu esnadadır. (İhya)
4- Bu vakit, ikindi ile akşam ezanı arasındadır. Zeval vaktinden
imamın camiye girmesine kadardır. İmamın hutbeye çıkmasından namaz kılma
vaktine kadardır. Ebu Hüreyre hazretleri buyurdu ki: O ânı şu üç vakitte
arayınız: 1- Sabahın girişinden, güneş doğana kadar. 2- İkindi namazından,
güneş batana kadar. 3- İmamın hutbeden inişinden, namaza başlayıncaya kadar. (Riyad-ün-nâsihîn)
5- Bu ânın hangi vakitte olduğu hakkında farklı kaviller vardır: 1-
Güneş doğarken. 2- Cuma ezanı okunurken. 3- Hutbe okunurken. 4- Cuma namazı
esnasında. 5- Hazret-i Fâtıma, bu vaktin, ikindinin son vaktinden güneş batana
kadar olduğunu babası Peygamber efendimizden "sallallahü aleyhi ve
sellem" nakletmiştir. (Şir’a şerhi)
Duaların kabul olduğu vakit hakkında dört hadis-i şerif:
(Duaların kabul olunduğu ân, imamın minbere çıkışından namazı bitinceye
kadar olan vakittir.) [Müslim]
(Cuma gününde öyle bir ân vardır ki, o anda kul ne isterse, Allahü teâlâ onu
verir. O da namaz sırasındadır.) [Tirmizî]
(Cuma günü, duaların kabul edileceği ânı, ikindi namazından sonra, güneş
batana kadar arayın!) [Tirmizî]
(Cuma günü, duaların kabul olduğu vakte kavuşmak için sabahtan akşama kadar
çok dua etmelidir.) [İ. Nevevî]
Son hadis-i şerife uymaya çalışılırsa, o kıymetli vakti bulma ihtimali çoğalır.
Sual: Cuma günü, camiye erken gidip, vakit girinceye
kadar namaz kılmanın mahzuru olur mu?
Cevap: Güneş tepede iken, yani öğle namazının vaktinden temkin
zamanı kadar evvel olan zaman içinde, her namazı kılmak haramdır. Bu zamanda,
her namazı kılmanın, Cuma günleri için de geçerli olduğu fıkıh kitaplarında
yazılıdır.
Hutbeyi uzatmak mekruhtur
Sual: Cuma günü cuma namazı için camiye gidenlerin, hoca hutbeyi okumak için
minbere çıktığında tesbih çekmesi, kendi aralarında konuşması ve hocanın
hutbeyi uzatması, dinen uygun mudur?
Cevap: Cuma günü camide, hatip efendi minbere çıktıktan sonra
hiçbir şey söylememek, konuşmamak ve içeride okunan ezanı da tekrarlamamak
gerekir. Konuşana işaretle bile cevap vermemelidir. Hatip efendinin de
konuşması ve hutbeden başka şeyler söylemesi haram olduğu gibi, hutbe de,
fasit, okunmamış olur. Hutbe bozulduğu için cuma namazı da kabul olmaz.
Peygamber efendimiz;
(Hutbe, iki rekat namaz demektir) buyurdu.
Hutbeyi, kısa kesmek sünnettir, uzatmak mekruhtur. Hutbede
dört halifenin isimlerini yüksek sesle okumak Ehl-i sünnet alametidir, okumak
istemeyenden kaçmalıdır.
Sual: Cuma namazı kılmak için, cemaatin belli bir sayıda
olması gerekir mi?
Cevap: Cuma namazı cemaatle kılınır. Bunun için cemaatin, imamdan
başka Hanefi mezhebinde üç, Şafii mezhebinde kırk, Maliki mezhebinde ise oniki
erkeğin olması yetişir. Hutbeyi dinleyen cemaatin hepsi gidip, başkalarının
kılmaları caizdir. Hanefi mezhebinde, misafir ve hasta ile de cemaat hasıl
olur.
Sual: Misafir, yolcu olan bir kimse cuma namazını
kıldırabilir mi?
Cevap: Misafir ve hasta olan da cuma namazını kıldırabilir.
Sual: Özrü olmadığı hâlde cuma namazına gidemeyen kimse,
o günkü öğle namazını kılması gerekir mi?
Cevap: Özürsüz olarak cuma namazını kılmayanın, cuma namazı kılınmadan
önce, şehirde öğle namazını kılması haramdır. Cuma namazı kılındıktan sonra,
öğle namazını, kılması ise farzdır.
Sual: Bir özür sebebi ile cuma namazına gidemeyen birkaç
kişi, o günkü öğle namazını, kendi aralarında cemaatle kılabilirler mi?
Cevap: Bir özür sebebi ile cuma namazını kılamayanların, o günkü öğle
namazını şehirde cemaat ile kılmaları mekruhtur.
Sual: Cuma namazına geç gelen bir kimse, imamı namazın
sonunda kadede otururken görse, hemen uyması gerekir mi?
Cevap: Cuma günü, cuma namazını kıldıran imam namazın sonunda
otururken veya secde-i sehiv yaparken, cuma namazına yetişen kimse, imama uyar.
İmam selam verince, kalkarak iki rekat cuma namazını tamamlar. Bayram namazına
geç yetişen de böyle yapar.
Erkeklerin cuma namazı kılmaları farzdır
Sual: Cuma namazını kıldıran imamın günah işleyen birisi olduğu bilinse, yine
de erkeklerin cuma namazına gitmeleri gerekir mi?
Cevap: Bu konuda Hindiyye fetvâsında deniyor ki:
“Hür, sağlam ve seferî, yolcu olmayan erkeklerin cuma namazı kılmaları farz-ı
ayındır. Seferde olana, hastaya ve kadınlara cuma namazı kılmak farz değildir.
Şiddetli yağmur ve devlet adamlarının zulmünden korkanlara da farz olmaz. Amir
ve işveren, emrinde olanı cuma namazından menetmez. O kadar zamanın ücretini
kesebilir. Fasık olan imam cuma namazı kıldırırsa, buna mâni olamayanın buna
uyması, bunun için cuma namazını terk etmemesi lazımdır denildi. Başka
namazlarda, salih imamın kıldırdığı camiye gitmeli, fasık imam arkasında
kılmamalıdır. Her kadının, herhangi bir namazı cemaat ile kılmak için camiye
gitmeleri mekruhtur.”
Sual: Cuma namazına giden ve ikinci rekatte imama yetişen
bir kimse, nasıl hareket eder?
Cevap: Bir kimse, imama, cuma namazının ikinci rekatinin rükusunda
yetişse, İmâm-ı Muhammede göre, öğle namazını kılar. İmâm-ı a'zama ve İmâm-ı
Ebû Yusufa göre, teşehhüdde dahi yetişse, cumayı kılar. Ve hatip efendi hutbe
okurken, bir kimse nafile namaz kılsa, iki rekat kılar, ziyade, fazla kılmaz.
Ve eğer, cuma namazının sünneti ise, iki rekat kılar da mı selam verir, yoksa
dört rekati tamamlar mı bu husus, ihtilaflıdır. Esah olan kavle göre, dört
rekati tamamlar.
Sual: Cuma günü imam hutbe okurken, cemaatin
konuşmasının, imamın duasına 'âmin' demesinin mahzuru olur mu?
Cevap: İmam minbere çıkınca, cemaatin namaz kılması ve konuşması haram
olur. Hatip efendi dua ederken, cemaat sesle âmin demez. İçinden sessiz denir.
Salevatı da ses ile değil, kalp ile söylerler. Kısacası, namaz kılarken yapması
haram olan her şey, hutbe dinlerken de haramdır. Uzakta olup, hutbeyi
işitmeyenlere de haramdır. Akrep, hırsız, kuyu gibi zararlı şeyleri, zararları
dokunacak olana, bunu söyleyip kurtarmak caizdir. El ile, baş ile işaret ederek
bildirmek iyi olur. Müezzinlerin hutbe arasında bağırarak, bir şey okuması
mekruhtur.