Avrupa Hristiyan olduğu halde, ne diye devlet idareleri Hristiyanlık dinine göre uygulanmıyor?
Hristiyanlıkta devlet idaresi
CEVAP
Mevcut İncillerde, muamelata yani alışveriş, aile, kira, ücret vs.
hukuklarına ve siyasi hukuka dair hükümler yoktur. Avrupa’da laikliğin
getirilmesi de bu yüzdendir. Hristiyanlık hiçbir ihtiyacı karşılayamıyor. Onun
için kendileri yeni kanunlar çıkarmak zorunda kalmışlardır. Hristiyanlıkla
Müslümanlık arasında bu konuda da farklar çok barizdir:
1- Hristiyanlıkla en küçük bir dernek, bir köy muhtarlığı idare
edilemez. Hiçbir idare şekli, yönetim şekli yoktur. Devletin şekli nasıldır?
Devletin başkanının vasıfları nelerdir, bunu kimler seçer? Hiçbiri belli değildir;
ama İslamiyet’te bunların hepsi detaylı olarak bildirilmiştir.
2- İslamiyet baştanbaşa bir hukuk sistemidir. 1960 yılına kadar
Yahudi İsrail bile, İslam dininin kanunları olan Mecelle’yi tatbik etmiştir.
Her olayın cezası bildirilmiştir. Hırsızlık edenin, içki içenin, zina edenin,
gaspın, adam öldürmenin insanları yaralamanın, gözünü kulağını çıkarmanın
cezaları, hatıra ne geliyorsa hepsinin cezası bildirilmiştir. Hristiyanlıkta
bunların hiç biri yoktur.
3- Ceza hukukunda olduğu gibi, diğer hukukta da, mesela miras
hukukunda, evlilik hukukunda da her şey inceden inceye detayına kadar
bildirilmiştir. Nikâh ve boşanma şekilleri, alışveriş bilgileri, kâr oranları,
müşteriyi kandırmanın cezası, işçi ve işveren hakları, ana baba ve evlat hakkı,
karı koca ve arkadaş hakkı, komşu hakkı, gayrimüslimlerin hatta hayvanların
hakları hep bildirilmiştir.
Misyoner papazların, (Avrupa Hristiyan olduğu için kalkınmıştır) sözleri
tamamen yanlış ve yalandır. Doğrusu, Avrupa Hristiyanlıktan uzak kaldığı için
kalkınmıştır. Hristiyanlığın devletin idaresine hiçbir etkisi yoktur. Bir
ülkenin kalkınmış olmasının Hristiyanlığa bağlı olup olmamasıyla alakası
yoktur. Bugün Japonlar, Hristiyan olmadıkları halde teknikte çok ileri
seviyededir. Teknikte ileri olmak, çalışmaya bağlıdır. Kim uygun şekilde
çalışırsa, o ileri olabilir.