Tezellül nedir, birkaç örnek verir misiniz?
Tezellül
CEVAP
Tevazuunun aşırı miktarına tezellül denir. Bayağılık, kendini aşağı tutmak
denir. Tezellül haramdır. Başka haramlarda olduğu gibi, bu da zaruret ile caiz
olur. Dinini, canını, malını, ırzını korumak, zalimden kurtulmak, zarurettir.
Böyle bir sıkıntı bulununca, kolaylık aramak, caiz olur.
Kendinden aşağı olanlara karşı tevazu göstermek iyi ise de, bunun aşırı
olmaması gerekir. Aşırı olan tevazua yaltaklanmak [tezellül] denir ki bu ancak
üstada ve âlime karşı caizdir. Başkalarına karşı caiz değildir. Tevazu sahibi
olmak ayrı, tevazu göstermek ayrıdır. Âlimler, kibirli olan, tevazu gösterir
buyuruyor. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Yaltaklanmak, Müslüman ahlakından değildir.) [Berika]
(Hak için zillete girmek, kibirlenmeye göre izzete daha yakındır.)[Deylemi]
(Mütevazılara tevazu gösterin, kibirlilere de kibirli görünün!)[İ.Gazali]
Tezellül için birkaç örnek:
1- Davet olunmadan ziyafete gitmek tezellüldür.
2- Bir günlük yiyeceği olanın dilenmesi, tezellül olur, haram olur.
3- Fazla hediye almak için, az bir şeyi hediye vermek de, tezellül
olur. Alınan hediyenin karşılığını bundan fazla vermek efdaldir. Fakat fazla
karşılık için hediye vermek caiz değildir.
4- Bir menfaate kavuşmak düşüncesiyle, devlet adamları ile,
hakimlerle, zenginlerle arkadaşlık yapmak tezellül olur. Böyle kimselerle
karşılaşınca, bunlara selam verirken eğilmek tezellüldür. Büyük günahtır.
İbadet için eğilmek küfür olur.
5- Bir âlimin yanına bir çoban geldiği zaman, âlimin ayağa kalkıp,
bunu yerine oturtması ve giderken ayakkabılarını önüne koyması tezellül olur.
Yalnız ayağa kalkıp oturması, ona yer göstermesi, işini, hâlini ve niçin
geldiğini sorması, suallerine güler yüzle cevap vermesi ve davetini kabul
etmesi tezellül değildir, tevazudur.
Her sanatı ve ticareti yapmak, maaş, ücret karşılığında mubah olan işleri
yapmak, mesela çobanlık, bahçıvanlık yapmak, inşaatta çalışmak ve hamallık
etmek tezellül değildir. Salih kimseler böyle işler yapmıştır.
Buna benzer işleri yapmaktan çekinmek, utanmak, kibir olur. Çok kimse burada
yanılır. Tevazu ile tezellülü birbiri ile karıştırmamalıdır. (İslam
Ahlakı)
Sual: Bir menfaat elde etmek için, devlet adamları ve
zenginlerle görüşmek, dinimiz açısından uygun mudur?
Cevap: Bir menfaate kavuşmak düşüncesiyle, devlet adamları ve
zenginlerle görüşmek, arkadaşlık yapmak tezellül olur. Zaruret olursa, bu
müstesnadır. Böyle kimselerle karşılaşınca ve bunlara selam verirken eğilmek de
tezellüldür, büyük günahtır. Bunlara ibadet için eğilmek ise, küfür olur yani
imanı giderir.
Çobanlık, bahçıvanlık yapmak
Sual: Bazı kimseler, başkasının işinde çalışmayı, çobanlık, bahçıvanlık gibi
işleri yapmayı, zillet aşağılık olarak görmektedir. Gerçekten dinimiz açısından
da böyle midir?
Cevap: Her sanatı ve ticareti yapmak, maaş, ücret karşılığında
mubah olan işleri yapmak, mesela çobanlık, bahçıvanlık yapmak, inşaatta,
hafriyatta çalışmak ve sırtında yük taşımak tezellül değildir. Peygamberler ve
veliler bunları yapmışlardır. Kendinin ve çoluk çocuğunun nafakasını temin için
çalışmak farzdır. Başkalarına yardım için her türlü kazanç yolunda çalışarak
daha fazla kazanmak mubahtır. İdris aleyhisselam terzilik yapardı. Davut
aleyhisselam demircilik yapardı. İbrahim aleyhisselam ziraat ve kumaş ticareti
yapardı. İlk olarak kumaş dokuyan Âdem aleyhisselamdır. Din düşmanları, ilk
insanların ot ile örtündüklerini, mağarada yaşadıklarını yazıyorlar. Bu
yazılarının hiçbir vesikası, senedi, delili yoktur. Peygamberlerden İsa
aleyhisselam kunduracılık yapardı. Nuh aleyhisselam marangozluk, Salih
aleyhisselam çantacılık yapardı. Peygamberlerin çoğu çobanlık yapmıştır.
Hadis-i şerifte;
(Evinin ihtiyaçlarını alıp getirmek kibirsizlik alametidir) buyuruldu.
Resulullah efendimiz mal satmış ve satın almıştır. Satın alması daha çok olmuştur. Ücret ile çalışmış ve çalıştırmıştır, ortaklık yapmıştır. Başkasına vekil olmuş ve vekil yapmıştır. Hediye vermiş ve almıştır. Ödünç ve ariyet mal almıştır. Vakıf yapmıştır. Dünya işi için kimseye kızmamış, incitecek şey söylememiştir. Yemin etmiş ve ettirmiştir. Yemin ettiği şeyleri yapmış, yapmayıp kefaret verdiği de olmuştur. Latife, şaka yapmış ve söylemiş, latifeleri hep hak üzere ve faydalı olmuştur. Bunları yapmaktan çekinmek, utanmak, kibir olur. Çok kimse burada yanılmıştır. Böyle kimseler, tevazu ile tezellülü, zilleti birbiri ile karıştırmış ve nefis, burada çok kimseyi aldatmıştır.