Muhammed aleyhisselâmın en büyük mucizesi...
13/06/2020 Cumartesi Köşe yazarı V.T
Kur'ân-ı kerim, mucize olduğu muhakkak olan en büyük kitaptır.
Abdurrahman ibn-i Ebî Leylâ hazretleri hadis, fıkıh ve kıraat âlimi olup
tâbîîndendir. 18 (m. 639)’da Medine'de doğdu. Babası Ebû Leylâ Resûlullah
Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ile birçok gazaya katılmıştı.
İbn-i Ebî Leylâ 83 (m. 702)’de vefat etti. "El-Firdevs" adlı eserinde
şöyle buyurdu:
Allahü teâlâ, Resûlullah Efendimize (sallallahu aleyhi ve sellem) en büyük
mucize olarak (Kur'ân-ı kerimi) vahyetmiştir. Kur'ân-ı kerim, mucize olduğu
muhakkak olan en büyük kitaptır. Hâlbuki Arablar, Muhammed aleyhisselâmdan,
semadan bir kitap indirilmesini veya bir dağı altına çevirmesini istiyorlardı.
Kur'ân-ı kerim, bu hususu ne güzel beyan buyurmaktadır. Ankebût sûresinin elli
ve ellibirinci âyetlerinde meâlen;
(Müşrikler, ne olur Rabbinden [Muhammed aleyhisselâmın nübüvvetine delâlet
eden Îsâ aleyhisselâmın sofrası, Mûsâ aleyhisselâmın asâsı gibi] mucizeler
indirilmiş olsaydı dediler. [Ey habîbim] Sen onlara de ki; mucizeler
Allahü teâlânın kudreti ve irâdesi ile olur. [Ne zaman ve nasıl isterse öyle
yaratır. Bunları yapmak benim elimde değildir. ] Doğrusu ben ancak Onun azâbını
size teblîg edici, haber vericiyim. Kur'ân gibi bir kitabı sana indirmiş olmamız,
onlara [mucize olarak] yetmez mi? Bunda, inanan kavim için, rahmet ve nasihat
vardır) buyurulmuştur.
O hâlde, Resûlullah efendimizin en büyük mucizesi, Kur'ân-ı kerimdir.
(Bu Allah kitabı değildir, onu Muhammed yazmıştır) diyebileceklere karşı da,
Allahü teâlâ, yukarıda meâl-i şerifini bildirdiğimiz, Ankebût sûresinin
kırksekizinci âyetinde cevap vermiştir. Böyle şüphelere mahal bırakmamıştır.
Allahü teâlâ, Resûlullah Efendimizin böyle bir kitabı yazacak bir kudrette
olmadığını ve Kur'ân-ı kerimin kendisi tarafından vahyedildiğini teyîd
etmektedir.
Esasen Resûlullah efendimizi Peygamber olarak seçerken, Onun bilhâssa ümmî,
yâni okuma yazma öğrenmemiş olmasını ve bu sebepten Kur'ân-ı kerimin ancak
Allahü teâlâ tarafından vahyedilebileceğinin anlaşılmasını istemiştir. Bu
âyet-i kerimenin tefsîrinde bu husûsta geniş mâlûmat vardır.
Muhammed aleyhisselâmın Peygamber olduğunu gösteren en büyük vasfı,
fevkalâde dürüstlüğü, sadâkati, cesareti, sabır ve dirâyetidir. Yalnız yüksek
ilmi değil. Allahü teâlâ, Nisâ sûresinin 82. âyetinde meâlen;
(Kur'ân-ı kerimin manasını düşünmüyorlar mı? Eğer Allahtan başkasından gelmiş olsaydı, içinde pek çok ihtilâf bulunurdu) buyurulmuştur.