Kuru ağaçtan tâze hurma

19/08/2023 Cumartesi Köşe yazarı A.U

Resûlullah Efendimiz, Eshâb-ı kirâm’dan İbni Tîhâ'yı ziyârete gittiler. İbni Tîhâ, çok sevindi.

Aynı zamanda üzüldü!

Zira ikram edecek bir şey yoktu evinde. Resûl aleyhisselâm, bahçede kuru bir hurma ağacı görüp “Şu ağaçtan hurma toplamamıza izin var mıdır?” diye sordular.

İbni Tîhâ boynunu büktü:

“O, kuru bir ağaçtır ya Resûlallah!”

“Olsun, sen biraz su getir bana!”

“Başüstüne” dedi.

Ve koşup getirdi.

Efendimiz o suyun birazını içip, kalanını o ağacın dibine döktüler. Kuru ağaç, hurma ile doldu bir anda.

● ● ●

Yine genç ve yakışıklı bir Yahudi, Resûlullahın yanına geldi bir gün. O esnada Efendimiz, yeni inmiş bir ayet-i kerîmeyi okudular.

O ayette mealen;

"Müminlere Cennette huriler verilecek" buyuruluyordu.

O genç bunu duydu.

Ve Efendimize sordu:

“İman edersem bana da verilir mi?”

“Elbette” buyurdular.

“Sen kefil olur musun?”

“Olurum, hem de yetmiş tanesine.”

O anda Müslüman oldu.

Çok geçmeden de öldü.

Efendimiz bu gencin namazını kılıp kabrine indirdiler. Ama gecikerek çıktılar kabirden. Mübarek gömleği yırtılmıştı.

Eshâb sordular ki:

“Bu ne hâl ya Resûlallah?”

Efendimiz;

“Genci kabre indirince, cennetten yetmiş huri üşüştüler başına. Her biri “Beni seç”, “Beni seç” diyordu. Büyük izdiham oldu. Aralarından zor sıyrıldım. Gömleğim de o ara yırtıldı” buyurdular.