►Kötü Söz Söylemek ve Yanlış Kullanılan Kelamlar Hakkında / Hadis
Kötü Söz Söylemek ve Yanlış Kullanılan Kelamlar
Riyâzus
Sâlihîn / İmâm Nevevî
BÖLÜM: -165-
Kötü Söz Söylemek ve Yanlış Kullanılan Kelamlar hakkında sahih hadis-i şerifler...
1738. İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi
ve sellem
şöyle buyurdu:
"Mü'min; insanları kötüleyen, lânetleyen, kötü söz ve çirkin davranış
sergileyen kimse değildir.
"
Tirmizî, Birr 48. Ayrıca bk. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, I, 405, 416
1739. Enes radıyallahu anh'den rivayet
edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve
sellem şöyle buyurdu:
"Bir işte çirkinlik bulunması onu lekeler; bir işte hayâ duygusunun bulunması ise onu süsler. "
Tirmizî, Birr 47. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 17
1740. İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den
rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve
sellem :
"Sözde ve işte ince eleyip sık dokuyan, haddi aşan kimseler helâk
oldular" buyurdu ve bu sözü üç
defa tekrarladı.
Müslim, İlim 7. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 5
1741. Abdullah İbni Amr İbni Âs
radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Şüphesiz ki Allah Teâlâ, sığırın otu yerken ağzında evirip çevirdiği
gibi, sözü ağzında evirip
çevirerek lugat paralayan erkeklere buğz eder. "
Ebû Dâvûd, Edeb 94; Tirmizî, Edeb 72
1742. Câbir İbni Abdullah radıyallahu
anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"İçinizde en çok sevdiğim ve kıyamet günü bana en yakın mesafede bulunacak
kimseler güzel
ahlâk sahibi olanlarınızdır. Güzel konuşuyor dedirtmek için uzun uzun
konuşanlar, sözünü
beğendirmek için avurdunu şişire şişire lafedenler ve bilgiçlik etmek için
lugat paralayanlar ise
en sevmediğim ve kıyamet günü bana en uzak mesafede bulunacak kimselerdir. "
Tirmizî, Birr 71
1743. Âişe radıyallahu anhâ'dan rivayet
edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve
sellem şöyle buyurdu:
"Sizden biriniz 'nefsim pis ve murdar oldu' demesin; fakat nefsim yaramazlaştı desin. "
Buhârî, Edeb 100; Müslim, Elfâz 17. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 76
1744. Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den
rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi
ve sellem şöyle buyurdu:
"Üzümü kerm diye isimlendirmeyiniz; çünkü kerm müslimdir. "
Buhârî, Edeb 101; Müslim, Elfâz 6–10. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 74
(Müslim'in
bir rivayetinde: "Kerm, ancak mü'minin kalbidir" denilmiştir.
Buhârî ve Müslim'in bir başka rivayetlerinde: "(Üzüme) kerm diyorlar; oysa
kerm ancak mü'minin
kalbidir" denilmiştir.)
1745. Vâil İbni Hucr radıyallahu anh'den
rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve
sellem şöyle buyurdu:
"Siz kerm demeyiniz; fakat yaş üzüm ve üzüm asması deyiniz. "
Müslim, Elfâz 12
1746. İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den
rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi
ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir kadın, başka bir kadınla çıplak vücutları birbirine temas ederek
yatmasın. Sonra o kadını
kocasına anlatır da, kocası sanki o kadına bakıyormuş gibi olur. "
Buhârî, Nikâh 118. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Nikâh 43; Tirmizî, Edeb 38
1747. Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah
sallallahu aleyhi
ve sellem şöyle buyurdu:
"Sizden biriniz dua ederken: Allahım! Dilersen beni bağışla; dilersen bana
merhamet et,
demesin. Dilediğini kesin bir dille istesin. Çünkü Allah'ı zorlayan hiçbir kuvvet yoktur. "
Buhârî, Daavât 21, Tevhîd 31; Müslim, Zikr 9. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vitr 23; Tirmizî, Daavât 77
1748. Enes radıyallahu anh'den rivayet
edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve
sellem şöyle buyurdu:
"Sizden biriniz dua ettiği zaman kesin bir ifade ile dilekte bulunsun.
Allahım! Dilersen bana ver,
demesin. Çünkü Allah'ı zorlayan hiçbir güç yoktur. "
Buhârî, Daavât 21; Müslim, Zikr 7
1749. Huzeyfe İbni Yemân radıyallahu
anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu
aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Siz, Allah dilerse ve filanca dilerse demeyiniz. Fakat, Allah dilerse
sonra filanca dilerse deyiniz.
"
Ebû Dâvûd, Edeb 84
1750. Ebû Berze radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve
sellem, yatsı namazından önce uyumayı, yatsı namazından sonra da konuşmayı hoş karşılamazdı.
Buhârî, Mevâkît 23; Müslim, Mesâcid 236 . Ayrıca bk. Tirmizî, Mevâkît 11; Nesâî, Mevâkît 20; İbni Mâce, Salât 12
1751. İbni Ömer radıyallahu anhümâ'dan
rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu
aleyhi ve sellem hayatının sonlarında cemaate yatsı namazını kıldırıp selâm
verdikten sonra şöyle
buyurdu:
"Bu geceyi görüyorsunuz ya! İşte bu geceden itibaren yüz sene sonra bugün
yeryüzünde
olanlardan hiç kimse hayatta kalmayacaktır. "
Buhârî, İlim 41, Mevâkît 20, 40; Müslim, Fezâilü's–sahâbe 217
1752. Enes radıyallahu anh'den rivayet
edildiğine göre sahâbîler Peygamber sallallahu
aleyhi ve sellem'in mescide gelmesini beklediler. Neticede gece yarısına yakın
bir zamanda onların
yanına geldi ve yatsı namazını kıldırdı. Namazdan sonra bize bir konuşma yaptı
ve şöyle buyurdu:
"Dikkatinizi çekerim! İnsanlar namazlarını kılıp ardından uyudular. Sizler
ise namazı
beklediğiniz sürece namaz sevabı kazandınız. "
Buhârî, Mevâkît 25