CEVAP
İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Bu, istisna olan birkaç husustan biridir. İstisnalar şöyledir:
1- Selam vermek sünnet, almak ise farzdır. Selam almak terk
edilirse, düşmanlığa ve dargınlığa sebep olacağı için vacibdir. Vacib burada
farz anlamındadır. Selam vermek, sevgiyi ilk göstermiş olması yönüyle daha
faziletlidir. [Selam vermekle, selam alanın farz işlemesine de sebep
olunuyor.]
2- Bir fakire sadaka vermek veya ondaki alacağını ona bağışlamak,
nafile bir ibadettir; fakat borcunu ödeyemeyen fakire, ödemesi için mühlet
vermek, alacağını isteyip onu zor duruma sokup üzeceği için vacibdir. [Vacib
burada da, farz anlamındadır.] Buna rağmen, fakirdeki alacağını bağışlamak,
mühlet verme farzından daha sevabdır.
3- Vakit girmeden abdest almak mendub, vakit girdikten sonra
abdest almak farzdır. Buna rağmen, vakit girmeden abdest almak, vakit
girdikten sonra abdest almaktan daha çok sevabdır. Vakit girmeden abdest
almak, namazı beklemek içindir. Namazı beklemekse, namaz içinde olmak gibi
sevabdır.
4- Seferde Ramazan orucunu tutmak, farz değil, sünnettir; fakat
seferde oruç tutmak sünneti, mukimken oruç tutmak farzından daha sevabdır.
Yolcunun Ramazanda oruç tutması, evinde oturandan daha meşakkatlidir. O halde
onun orucu, sünnet olmakla beraber daha faziletlidir.
5- Cuma namazı için ezan okunduktan sonra, camiye gitmek farzdır.
Ezandan önce gitmekse sünnettir. Bununla beraber, Cuma namazına erken gitmek,
ezan okunduktan sonra gitmekten daha sevabdır.
6- Çok susamış veya çok acıkmış birine, gücü yetenin, ihtiyacı
kadar su veya ekmek vermesi vacib yani farzdır; ama buna daha çok su veya
daha çok ekmek vermek mendubdur. Bu mendubu işlemek, farzı işlemekten daha
çok sevabdır; çünkü fazla vermenin faydası daha çoktur.
7- Bir kimseye bir kurban vacib olduğu halde, iki kurban kesmesi
daha sevabdır.
Demek ki, bu istisna durumlarda nafilenin daha sevab olması, daha fazla
faydası olması yönüyledir. (Redd-ül muhtar)
|