Bir gayrimüslim, hangi sebeplerle Müslüman olur?
Müslüman olma sebepleri
CEVAP
Bir kâfir, şu üç sebeple, Allah’ın lütfu, kendi araştırması ve birinin
duasını almakla Müslüman olur.
1- Allah’ın lütfu ile:
Allahü teâlâ, bir kimsenin hidayetini, yani Müslüman olmasını dilemişse, o
kimse, severek Müslüman olur. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah, kimi doğru yola iletmek isterse, onun kalbini İslam’a açar.) [Enam
125]
2- Kendi araştırması ile:
Bu yolla Müslüman olmuş çok kimse vardır. Hakkı, doğruyu bulmak gayreti ile,
bütün dinleri inceler. İslamiyet’in güzelliğine hayran olup Müslüman olur.
Allahü teâlâ, İslamiyet’i doğru olarak öğrenmek isteyene, bunu nasip edeceğini
vaat buyurmuştur. Kuran-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Doğru yolu arayanları, saadete ulaştıran yollara kavuştururuz.)[Ankebut
69]
(Allah, kendine kavuşmak isteyenlere, kavuşturan yolu gösterir.)[Şura
13]
Doğru yolu aramayıp, nefslerine uyarak iman etmeyenleri, azıp can yakanları,
Cehennemde sonsuz olarak yakacağını haber veriyor. İslamiyet’i işitmeyen çok
kimse vardır ki, akl-ı selimleri olduğu için, bozulmuş, uydurulmuş dinlerin
adamlarına aldanmamışlar, astronomide ve fen bilgilerinde ve bilhassa tıb
ilminde gördükleri nizamlı olayların birbirlerine bağlantılarını düşünerek,
yaratılışın sırlarını, bu hesaplı düzenin gerçeğini anlamak istemişlerdir.
Fransız Kaptan Kusto bunlardan biridir.
Allahü teâlânın, Ankebut suresinde vaat ettiği üzere, bunları
iman etmeye sebep olan rehberlere, kitaplara kavuşturacağı, Ruhul-beyantefsirinde
de yazılıdır. Böyle mesut kimse anlar ki, her şeyi yaratan, bir Allah vardır.
O, her şeyi görür, bilir, işitir. Her şeye gücü yeter. Gücü, kuvveti sonsuzdur.
Her şeyi, zamanı gelince yok etmektedir. İnsanları tekrar dirilteceğini, hesaba
çekeceğini, iman etmiş olanlara Cennette sonsuz nimetler vereceğini, imanı
olmayanları, kâfirleri Cehennemde sonsuz yakacağını bildiriyor. Onun emirlerine
uymaktan başka kurtuluş yolu yoktur.
3- Birinin duasına kavuşmakla:
Birinin duası ile Müslüman olmuş çok kimse vardır. Hazret-i Ömer bunlardan
biridir. Hazret-i Hamza, imana gelince, Müslümanlar çok
kuvvetlendi. Bu iş, kâfirlere güç geldi. Ebu Cehil, (Onu
öldürmekten başka çare yok) dedi. Bunu yapana, çok miktarda deve ve altın
vereceğini bildirdi. Ömer yerinden fırladı. (Bu işi, benden
başkası yapamaz) dedi. Ömer’i alkışladılar. Ömer, kılıcını çekip önce
kardeşinin evine gitti. Eniştesi Said ile kardeşi Fatıma, yeni
gelen Taha suresini okuyorlardı. Ömer içeri girip bu hali
görünce, eniştesini ve kardeşini dövmeye başladı. Fatıma,”Ya Ömer, başımızı
kessen dönmeyiz” dedi. Ömer, ellerindeki kağıdı alıp Taha suresini
okumaya başladı. Kur‘an-ı kerimin fesahati, belagatı ve manaları kalbini çok
yumuşattı. (Hakikaten, ne kadar doğru) dedi. Bunu işiten Habbab,
gizlendiği yerden çıkıp, Müjde ya Ömer, Resulullah, (Ya Rabbi, bu dini,
Ebu Cehil ile veya Ömer ile kuvvetlendir) diye dua etmişti. Bu saadet
sana nasip oldu dedi. Hazret-i Ömer hemen gidip Müslüman oldu. (Tirmizi)