"Bize tövbeyi nasip eyle yâ Rabbî!.."
02/11/2023 Perşembe Köşe yazarı V.T
"Ey Rabbim! İzzet ve celâlin
hakkı için, günah işlerken sana muhâlefeti kasdetmedim. Nefsim beni aldattı..."
Ebü's-Sırrî Sülemî hazretleri büyük velîlerdendir. Basra'da
yaşadı. 839 (H.225) senesinde Basra'da vefât etti. Zamânının meşhûr âlim ve
velîlerinden ilim öğrenip hadîs-i şerîf dinledi. Iraklılar ve Horasanlılar
tarafından makbûl sayılan ve sevilen bir zâttı. Çok tesirli olan vaaz ve
nasîhatleri dinleyenleri kendinden geçirirdi.
Halife Hârun Reşîd; "Sana bir soru soracağım. Cevâbın için
de sana üç gün mühlet veriyorum. İnsanların en âlimi ve en câhili kimdir?"
dedi. Ebü's-Sırrî Sülemî kalkıp dışarı çıktı, sonra yoldan geri dönüp geldi ve
"Ey Emîr-ül-Müminîn, cevâbı dinleyiniz! İnsanların en âlimi tâat ve ibâdet
ettiği hâlde korkan, en câhili de isyân ettiği hâlde emîn olandır" buyurdu.
Ebü's-Sırrî Sülemî, Kûfe'de bir gece ibâdet eden bir zâtın, Allahü teâlâya
karşı şöyle duâ ettiğini bildirir:
"Ey Rabbim! İzzet ve celâlin hakkı için, günah işlerken
sana muhâlefeti kasdetmedim. Nefsim beni aldattı. Şehvetim de buna yardımcı
oldu. Senin, benim kusurlarımı gizlemen beni aldattı ve cehâletim sebebiyle sana
isyân ettim ve hareketlerimle muhâlefette bulundum. Şimdi senin azâbından beni
kim kurtaracak? Rahmetine nâil olamazsam bana kim yardım edecek? Kıyâmet
gününde günahı olmayanlara 'geçin', günahı olanlara 'durunuz' dendiği
vakit, hangi yüzle senin huzûruna çıkacağım. Acabâ şu iki fırkadan hangisi ile
berâber olacağım? Yazıklar olsun bana ki, ömrüm uzadıkça günahlarım çoğalıyor.
Bizlere tövbe eylemeyi nasip eyle yâ Rabbî!.."
Ebü'l-Hasan Şa'rânî şöyle anlatır:
Bir kerre Mansûr bin Ammâr'ı rüyâmda gördüm ve Allahü teâlâ sana
nasıl muâmelede bulundu? diye sordum. Şöyle cevap verdi:
Bir ses duydum: "Ebü's-Sırrî Sülemî sen misin?" dedi.
Evet yâ Rabbî dedim. Bir yandan dünyâya rağbet ederken, öbür yandan halkı
dünyâdan soğutup zühde teşvik eden sen misin?" dedi. Evet böyle olmuştu yâ
Rabbî! Fakat önce sana hamd ü senâ etmeden, sonra Peygamberlerine salât ve
selâm getirmeden, üçüncü olarak da kullarına samîmî sûrette nasîhat etmeden,
hiçbir sohbete başlamadım ve bitirmedim, dedim. Bunun üzerine Allahü teâlâ meleklerine "O
doğru söyledi, onun için bir kürsü kurun, üzerine çıksın, dünyâda kullarım
arasında şan ve şerefimin yüceliğini ilân ettiği gibi, bu defâ da meleklerim
arasında şan ve şerefimin yüceliğini ilân etsin" buyurdu.