Ezan-ı Muhammedî'yi kim ve nasıl okur?
10/10/2022 Pazartesi Köşe yazarı V.T
Muhammed
bin Ahmed Hayyât hazretleri kırâat ve Hanbelî fıkıh âlimidir. 401 (m. 1011)
yılında İran’da Şîrâz'da doğdu. Bağdad’a giderek birçok âlimden hadîs, kırâat
ve fıkıh ilmi tahsil etti. Bağdad’da hilâfet sarayı yakınındaki İbn-i
Cerde Câmii'nde İmâmlık yapardı. 499 (m. 1105) yılında orada vefât etti.
Buyurdu ki:
Belli
kelimeleri, akıllı bir Müslümanın belli şekilde okumasına, (Ezan-ı
Muhammedî) denir. Yâni minâreye çıkıp, Arabî kelimeleri
ayakta okumak lâzımdır.
Ezan,
beş vakit namaz vakitlerinin geldiğini bildirmek için okunur. Erkeklerin,
mescidin dışında yüksek yere çıkıp okumaları müekked sünnettir. Müezzin
efendinin, mescidin dışında yüksekte ve yüksek sesle okuyarak, komşulara
duyurması lâzımdır. Fazla bağırması câiz değildir. 'Ekber' derken son harfi
cezm ederek durulur veya üstün okunarak vasl edilir. Ötre okumaz. Kelimelerin
başına veya sonuna hareke, harf, med ekleyecek şekilde fazla tegannî ile okumak
ve bunu dinlemek helâl olmaz. Salât ve felâh derken yüzünü sağa ve sola
çevirmesi sünnettir. Ayakları ve göğsü kıbleden ayırmaz. Yâhut minârede dönerek
okur.
İlk
minâreyi Muaviye (radıyallahü anh) yaptırmıştır. Resûlullahın mescidi üzerine
yüksek bir şey yapılmıştı. Bilâl-i Habeşî (radıyallahü anh) buraya çıkıp ezan
okurdu. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazreti Bilâl'e, parmaklarını
kulaklarına koymasını emreyledi. Arada konuşursa tekrar okuması lâzımdır.
Birkaç kişinin birlikte okumaları câizdir. Bir kısmının okuduğunu diğerleri okumazsa
sahih olmaz.
Ezanın
oturarak okunması tahrîmen mekruhtur. Müezzinin sâlih olması, ezanın
sünnetlerini ve vakitlerini bilmesi, her gün devamlı okuması, Allah rızası için
ücretsiz okuması sünnettir. Ücret ile okuması da câizdir. Âkil olmamış çocuğun
ezanı sahih olmaz. Çünkü bunun sesi kuş gibidir. Fâsıkın ezanına ve imamın
tekbîrlerini nakletmesine güvenilmez. Bunun okuması mekruh olur. Müezzinin,
ezanı vaktinde okuduğunu, başkalarının da namazı vaktinde kıldığını bilmeleri
şarttır. Vaktin geldiğinde şüphe ederek namaza duran kimsenin vaktinde kılmış
olduğu sonradan anlaşılsa bile, namazı sahih olmaz.
Sünnete
uygun okunan çeşitli ezanlardan yalnız birincisini işitenlerin işittiğini
söylemeleri ve kendi mescidinin ezanı ise, cemaate gitmeleri lâzımdır. Kur'ân-ı
kerim okuyanların da söylemeleri lâzımdır.
Cenâze namazı kılanın, helâda, yemekte, mescidde olanın, din bilgisi öğretmekte ve öğrenmekte olanın, ezanı tekrar etmeleri lâzım değildir.