İngilizler Hindistan’a niçin geldiler?..
19/10/2022 Çarşamba Köşe yazarı H.Y
Hindistândaki İslâm âlimlerinin
büyüklerinden allâme Muhammed Fadl-ı Hak Hayrâbâdînin (Es-Sevret-ül-Hindiyye) yani (Hindistân
ihtilâli) kitâbı ve bunun (El-yevâkît-ül-mihriyye) hâşiyesinde
diyor ki:
İngilizler ilk olarak 1600 senesinde, Hindistan’ın Kalküta
şehrinde ticârethâneler açmak için Ekber Şâh’tan izin
aldılar. Ekber Şâh, bozuk itikâtlı bir kimse
idi. Bütün dinleri aynı derecede tutardı. Hatta, muhtelif dinlere mensup
âlimleri toplayarak, bu dinlerin karışımı, umûma şâmil ve müşterek bir din
kurmaya çalıştı. (Dîn-i ilâhî) ismini
verdiği bu dîni 990 [m. 1582] senesinde resmen ilân etti. Bu târihten ölümüne
kadar, bütün Hindistan’da bilhassa sarayda, İslâm âlimlerine itibar azalmış ve Ekber
Şâh’ın dînine temâyül edenler baş tâcı yapılmıştır...
İşte böyle bir zamanda, İngilizler Hindistân'a girdiler. Birinci Şâh-ı
Âlem Muhammed Behâdır Şâh bin Alemgîr [v.1712] zamanında
Kalkütada arâzi satın aldılar. Bunları muhâfaza için asker
getirdiler. 1714’te Sultân Ferrûh Sîr Şâhı tedâvî
ettikleri için, bütün Hindistan’da toprak satın almalarına izin verildi.
Müslümân Hind hükümdarlarının isimlerini paralardan kaldırdılar.1837’de İkinci
Behâdır Şâh hükümdâr oldu. İngilizlerin yaptıkları
zulümlere dayanamayarak, 1857’de, İngilizlere karşı askerlerin ve halkın
teşvîki ile büyük bir ayaklanma başlattı. Böylece ismine para bastırmaya ve
hutbe okutmaya muvaffak oldu ise de, buna karşı İngilizlerin tepkisi ve zulmü
çok şiddetli oldu. İngiliz askerleri Delhi şehrine girince, evleri, dükkânları
basıp, malları, paraları yağmaladılar. Genç, ihtiyar, kadın erkek demeden bütün
Müslümanları, hatta çocukları kılıçtan geçirdiler. İçecek su bile bulunamaz
oldu.
İkinci
Behâdır Şâh, Hümâyün Şâhın türbesine
sığındı...
Ahlâksızlığı ve beceriksizliği ile meşhûr ve o sırada İngiliz
ordusunda istihbârât subaylığı yapan meşhûr papaz Hudson, bunu Receb
Alî adındaki bir hâinden öğrenerek, durumu ordu kumandanı
general Wilsona bildirdi. Hümâyûn
Şâhın türbesine giden Hudson, Sultâna, oğullarına ve hânımına
dokunulmayacağına dâir temînât verdi. Bu papaza aldanan Behâdır
Şâh teslîm oldu. Hudson, dahâ sonra
sultânın iki oğlunu ve bir torununu da bir hileyle yakaladı. Hudson, İngiliz
siyaseti ve hîlesi ile kandırdığı, sultânın iki oğlu ve torununu şehîd etti...
1858 senesinde, tahtından zorla indirilen İkinci Behâdır Şâh, ayaklanmaya ve Avrupalıların öldürülmesine sebep olmak suçlarından muhâkeme edildi. 29 Mart'ta ömür boyu hapse mahkûm edildi ve Hind-i Çine [Rangona] sürgüne gönderildi. 1862 senesi Kasım ayında, vatanından uzak bir ülkede, Gürgânî İslâm İmparatorluğunun son sultânı Behâdır Şâh, zindanda hayata gözlerini yumdu. Allâme Fadl-ı Hak da, 1861’de, Andaman adalarındaki bir zindanda İngilizler tarafından şehîd edildi...