Yaratılmışların en şereflisi ve üstünü...
21/10/2021 Perşembe Köşe yazarı S.A
M. Said Arvas Hocadan
Hatıralar...
Resulullahı örnek
alanlar, Onun sünnet-i seniyyesine tabi olanlar, insanüstü güzelliklerle
melekleşmeye doğru yükselirler.
Âlemlere rahmet olarak
gönderilen, yaratılmışların en şereflisi ve üstünü Sevgili Peygamberimiz
buyurdu ki: "Beni Rabbim terbiye etti; güzel bir şekilde terbiye
etti!.."
Daha dünyaya gelmeden
ve kâinatı şereflendirmeden birkaç ay önce muhterem babaları Abdullah vefât
etmişti. Yetim olarak doğdular. Melekler sordu:
"Ey Rabbimiz
binlerce senedir beklenen en son ve en büyük Peygamber babasını göremedi.
Anneler yufka yürekli olduklarından umumiyetle babalar çocuklarını terbiye
ederler. Bu mübarek zatı kim terbiye edecek?" Cevap alamadılar...
Altı yaşına
geldiklerinde muhterem valideleri de vefat etti. Melekler yine sordular:
"Annesinden de
ayrıldı, büsbütün sahipsiz kaldı. Hem yetim hem de öksüz. Onun terbiyesi ile
ilgilenecek kimsesi kalmadı!.."
Bunun üzerine Yüce
Rabbimiz şu cevabı verdi:
"Onu ben terbiye
edeceğim. Onun terbiyesi bana aittir."
Bizzat Allahü teâlâ
tarafından terbiye edilen birinde hiçbir kusur bulunabilir mi? O bütün
insanlara en güzel örnektir.
El Ahzab Suresi 21.
âyeti kerimede meâlen:
"Resulullah'ta
sizin için güzel örnekler vardır" buyuruluyor.
El-Kâlem Suresi 4.
ayeti kerimede ise meâlen:
"Muhakkak ki sen
ey habibim yüksek bir ahlâk üzeresin" hitab-ı ilâhisi, Onun
nasıl terbiye olunduğunu bizlere bildirmektedir.
Onu örnek alanlar,
Onun gibi yaşamaya çalışanlar, Onun sünnet-i seniyyesine tabi olanlar,
insanüstü güzelliklerle melekleşmeye doğru yükselirler.
O mübarek zatın
ümmetinden olma şerefine kavuştuğumuz için ne kadar sevinsek, ne kadar hamd
etsek yine de azdır.
Büyük İslâm
âlimlerinden Kadı İyad hazretleri buyuruyor ki:
"İki şey bana o
kadar şeref bahşediyor ki, tarif edemem. Bu iki şeye kavuştuğum için kendimi o
kadar yükseklerde hissediyorum, sanki yıldızlar ayağımın altında gibidir.
Bunların birincisi;
Rabbimin bana hitap etmesidir. Kur'ân-ı kerimde insanlara hitâp iki türlüdür.
Umumu ilgilendiren meselelerde; Ey insanlar veya Ey
Âdemoğulları... şeklindedir. Yalnız müminleri ilgilendiren kısımlarda
ise; Ey iman edenler... tarzındadır. İkisinde de Rabbimin
muhatabı olma şerefine ben de kavuşuyorum... Beni yücelten ikinci
sebep de, o büyük şahsiyetin ümmetinden olmamdır..."
Rabbimiz o mübarek
zatı çok sevdiği için onun sevdiği ümmetini de çok seviyor. Bunu bilen birçok
Peygamber Onun ümmetinden olmayı temenni etmişlerdir.
Bugünkü yazımızı Resulullah
Efendimizin şu hadis-i şerifi ile bitirelim:
"Sizden en çok
sevdiğim kişi ve kıyâmet günü bana en yakın olanınız, ahlâkı en güzel
olanınızdır."
(NOT: Bu makale 14 Kasım 2019 Perşembe tarihinde yayımlanmıştır...)