Fakir kadının bohçası!..
06/12/2024 Cuma Köşe yazarı A.U
Mekke-i mükerreme’de
dünyâya gelen Seyyidet Nefîse hazretleri, evliyâ
hâtunlardandır.
O
devirde fakir bir kadın vardı.
Dört
kızı, hafta boyu iplik eğirir, bu da onları satar ve böylece geçinip
giderlerdi.
Bir
gün iplerini aldı.
Sonra
çıktı evden.
İplik
bohçasını başında taşıyordu ki, bir “kartal” uzaklardan bu kadına doğru süzüldü
ve başındaki “bohçayı” kapıp havalandı.
Kadının
sermâyesi gitmişti.
Bayılıp,
düştü üzüntüden!
Kendine
geldiğinde; “Ne oldu teyzeciğim?” diye sordular.
Kadıncağız
anlatınca;
“Ey
hâtun! Sen Seyyidet Nefîse hazretlerine git. O, bir duâ eder, işin hâllolur” dediler.
O da
koştu bu hâtuna.
Nefîse
hazretleri;
“Üzülme,
evine git. Yakında rızkın gelir” buyurdu.
Kadın
gitti eve.
Az
sonra birileri geldi ve Seyyidet Nefîse hazretlerine;
“Efendim,
biz bir gemiye binmiştik. Gemimiz su almaya başlayınca batma tehlikesiyle
karşılaştık. Sizi vesîle edip duâ ettik. Çok şükür kurtulduk” dediler.
“Nasıl
kurtuldunuz?”
Bir
“kartal” yukarıdan indi. Ağzındaki bohçayı bırakıp havalandı. Baktık ki,
bohçanın içi iplik dolu. O iplerle bağlayıp işi hâllettik” dediler.
Ve
beş yüz dirhem verip;
“Bu
da hediyemiz, lütfen kabul buyurun” diye ricâ ettiler.
Nefîse
hazretleri, o beş yüz dirhemi bu hâtuna verip;
“Rızık için bir daha kendini üzme” diye
tembîh etti...