"Vakit gelmedi mi ki?"
05/03/2019 Salı Köşe yazarı A.U
Evliyânın büyüklerinden Fudayl bin İyâd hazretleri, 187 (m. 803) yılında Mekke’de vefât etti.
Bir gün bir kervan, Fudayl bin İyâd'ın pusu kurduğu yere gelip mola verdi ve kervandaki bir “yolcu” Kur’ân-ı kerîm okumaya başladı.
Sesi çok tesirliydi.
Hazret-i Fudayl da işitiyordu okunan Kur’ân-ı kerîmi. Bir âyet-i kerîmeye gelince dikkat kesildi birden...
Ve çok etkilendi.
Zîra âyette meâlen;
"Vakit gelmedi mi ki, kötü hâllerine pişman olup Allah’a tövbe etsinler" buyuruluyordu.
Bu âyeti işitti.
Başladı ağlamaya!
Kendi kendine;
"Vakit geldi, geldi, geçti bile" dedi.
Ve oradan ayrılıp bir harâbeye girdi...
Rabbinden utanıyordu!
"Beni affet" diyordu.
Bir müddet sonra aynı kervan yola çıktı yine.
Lâkin Hazret-i Fudayl’e soyulmaktan çok korkuyorlardı!
Birbirlerine;
"Fudayl'in yolu üzerindeyiz. Acaba ona soyulmadan geçebilecek miyiz?" diyorlardı.
Fudayl işitti bunu.
Ve ortaya çıkıp;
"Ey yolcular, müjde; Fudayl tövbe etti, harâmîliği bıraktı, artık bu yollardan rahat olarak geçebilirsiniz!" diye seslendi onlara.