Berât gecesinin fazileti

10/02/2025 Pazartesi Köşe yazarı R.A

Bir yıl içinde olacak (doğumlar, vefâtlar, terfî’ler, tenzîller, ameller, ömürler, ölüm sebepleri gibi) her şey, Şa’bân ayının onbeşinci (Berât) gecesinde meleklere bildirilir.


31 Ocak 2025 (1 Şa’bânü’l-muazzam 1446) Cuma günü başlayan mübârek Şa'ban ayında bulunan mübârek “Berât gecesi” çok yaklaştı. Bilindiği gibi, Şa’bân ayınının 14. gününü [13 Şubat 2025 Perşembe’yi] 15. gününe [14 Şubat 2025 Cuma’ya] bağlayan gece, “Berât Kandili”dir.

 

“Berât gecesi”, Kur’ân-ı kerîmde [Duhân sûresinde, 1-6] zikrolunmuştur. O gece, yeryüzüne rahmet, bereket, iyilik, afv ve mağfiret indiği için, bizzât Kur’ân-ı hakîmde “leyle-i mübâreke: mübârek gece” diye isimlendirilmiştir.

 

Aslı “Berâet” olan ve Türkçe’ye “Berât” olarak giren bu kelimenin sözlük anlamı, “Borçtan, hastalıktan, suç ve cezâdan kurtulmak” ise de, dînî literatürümüzde berât: “İlâhî afv ve rahmete nâil olmak, günâhlardan arınmak, temize çıkmak” ma’nâsını ifâde etmektedir.

 

Allahü teâlâ meâlen buyurmuştur ki:

 

“Hâ Mîm, (Helâl ile harâmı ve sâir hükümleri apaçık bildiren bu) Kitâba (Kur’ân-ı Kerîme) yemîn ederim ki, gerçekten biz onu [Kur’ânı] mübârek bir gecede indirdik. Muhakkak biz, (hak dîn İslâm’dan yüz çeviren) insanları uyaranlarız. (O, öyle bir gecedir ki, bu geceden gelecek senenin aynı gecesine kadar rızıklar, eceller ve benzeri) her hikmetli iş, katımızdan bir emir ile o zaman ayrılır. Hakîkat biz, Rabbinden bir rahmet (eseri) olarak (Peygamberler) gönderenleriz. Şüphe yok ki Allahü teâlâ (her şeyi) hakkıyla işiten, (her şeyi de) kemâliyle bilendir.” [Duhân Sûresi, 1-6]

 

Bilindiği üzere Cenâb-ı Hak, ezelde hiçbir şeyi yaratmadan önce her şeyi takdîr etmiş, dilemiştir. Bunlardan bir yıl içinde olacak (doğumlar, vefâtlar, terfî’ler, tenzîller, ameller, ömürler, ölüm sebepleri gibi) her şeyi, Şa’bân ayının onbeşinci (Berât) gecesinde meleklere bildirir.

 

Tefsîrlerde, Kur’ân-ı kerîmin, Levh-i mahfûza bu gece indirildiği bildirilmektedir. Bilindiği gibi, Kur’ân-ı kerîmin iki türlü inişi vardır: Birincisi Levh-i mahfûza topluca inişi, diğeri de semâ-i dünyâya ve oradan Peygamber Efendimize peyderpey (kısım kısım, sûre sûre, âyet âyet) inişi. İşte birincisi Berât gecesinde olmuş, ikincisi ise Kadir gecesinde başlamıştır.

 

Sevgili Peygamberimiz, hadîs-i şerîflerinde buyurmuştur ki:

 

“Şabanın 15.  gecesini ibâdetle, gündüzünü de oruçla geçiriniz! O gece Allahü teâlâ buyurur ki: ‘Affedilmek isteyen yok mu, günâhlarını affedeyim. Rızık isteyen yok mu, rızık vereyim. Dertli olan yok mu, sıhhat-âfiyet vereyim. Ne isteyen varsa, istesin vereyim.’ Bu hâl, fecre [sabâha, imsâk vaktinin bitimine] kadar devâm eder.” [İbn-i Mâce]

 

“Şu beş gecede yapılan duâ geri çevrilmez. Regâib gecesi, Şa’bânın 15. [Berât] gecesi, Cum’a gecesi, Ramazân bayramı ve Kurbân bayramı geceleri.) [İbn-i Asâkir]

 

“Dört gecenin gündüzü de gecesi gibi fazîletlidir. Allah, o günlerde duâ edenin isteğini geri çevirmez, onları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsâna nâil olurlar. Bunlar: Kadir gecesi, Arefe gecesi, Berât gecesi, Cum’a gecesi ve günleri” [Deylemî]