Bu mertebeye nasıl kavuştu?
28/12/2018 Cuma Köşe yazarı A.U
Evliyânın büyüklerinden olan Habîb-i Acemî hazretleri, 120 (m. 739) da vefat etti.
İnsanlar bu zâtı, terviye günü Basra'da, arefe günü Arafat'ta, bayram günü başka bir yerde görürlerdi.
Ve şaşırırlardı.
Bir sevdiği vardı.
O, kendi kendine;
"Habîb-i Acemî hazretleri, bu çok yüksek mertebeye acaba ne ile ve nasıl kavuştu?" diye geçirdi kalbinden.
O an bir “ses” duydu...
Gâipten geliyordu...
Kulak verdi o sese.
"Habîb bu dereceye, Rabbine olan aşırı sevgisi ve mahluklara olan şefkat ve merhameti sayesinde kavuştu" diyordu.
● ● ●
Vaktiyle bir kâtil vardı;
Ve îdâm edilmişti.
Yakınlarından biri, o gece bu kimseyi rüyâda gördü. Baktı ki, kıymetli elbiseler giymiş, cennet bahçelerinde dolaşıyor.
Çok şaşırdı!
Çok da merak etti.
Ve kendisine;
"Sen durduk yere adam öldürüp çok büyük günah işlemişken, bu büyük nîmete nasıl kavuştun?" diye sordu.
Adam neşeliydi.
Cevap olarak;
"Ben idâm sehpasındayken Habîb-i Acemî hazretleri oradan geçti ve bana acıyarak bir kere baktı. Bu nimete, o bir tek nazarın hürmetine kavuştum" dedi.