"Kime tâbi isen onun kulu olursun!..”
15/09/2022 Perşembe Köşe yazarı V.T
“Allahü teâlânın bir kulunu sevmediğinin alâmeti; o kulun,
kendisine faydası olmayan boş şeylerle meşgûl olmasıdır.”
Feştâlî
Mağribî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Kuzey Afrika'da yaşadı. Pekçok
âlim ve evliyânın ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulundu. Zâhirî ilimler
yanında tasavvuf ilminde de yüksekti. 1679 (H.1090) senesinde vefât etti.
Sohbetlerinde şöyle buyurdu:
“Her
denizin kenarı (sonu) vardır. Her günün gecesi vardır. Peşinden gece gelmeyecek
gün, kıyâmet günüdür. Nihâyeti olmayan deniz, Allahü teâlânın rahmet
deryâsıdır.”
“Nefsinin
arzularına tâbi olan, Allahü teâlâya nasıl kul olur? Ey insan! Kime tâbi isen onun
kulu olursun.”
“Semâ
tavanının seyyareleri olduğu gibi, her bir gaflet ve hatânın da bir keffâreti
vardır. Müminlerin günahlarının keffâreti tövbedir.”
“Şükür;
nimeti bilmenin ismidir. Zîrâ şükür, nimeti vereni bilmeye götürür. Bu manadan
dolayı, Kur'ân-ı kerîmde İslâm ve îmâna şükür ismi verilmiştir.”
“Sabır;
nefsi istenilmeyen bir şeyden, dili şikâyetten alıkoymaktır. Sabır, insanlara
en zor gelen huylardandır. Sabır üç derecedir Birincisi, Allahü teâlânın vaat
(nimet vereceğine söz vermek) ve vaadini (azâb edeceğini) düşünerek, imân üzere
kalmak. Cezadan dolayı günah işlemekten kaçınmaktır. İkincisi, ibâdete ihlâs
ile ve şartlarını yerine getirerek devam etmeye sabretmektir. Üçüncüsü,
belâlara sabretmek ki, böylece sıkıntılara verilecek sevapları ve rûhun
sıkıntılarına verilecek mükâfatı düşünerek sabretmektir.”
“Kendisinden
başka ilâh olmayan Allahü teâlânın kıymetli bir kulu vefât edeceği zaman,
Azrâil (aleyhisselâm) gelerek 'Korkma! Erhamürrâhımîne gidiyorsun. Asıl
vatanına kavuşuyorsun. Büyük bayrama vâsıl oluyorsun. Bu cihan bir konaktır. Bu
konak müminin zindanıdır, ödünç olarak sana verilen bu varlık bir bahânedir. Bu
sebepten, bu bahâne gider ve uzaklaşır. Hakîkat meydana çıkarak, kişi devamlı
diri olan Allaha kavuşur' der. O kul için, dünyâda bundan daha tatlı, daha
hoş ve daha rahat bir gün olmaz.”
“Kişinin
sözü amelinden çok olursa noksandır. Ameli sözünden fazla olursa kemâldir.”
“Allahü
teâlânın bir kulunu sevmediğinin alâmeti; o kulun, kendisine
faydası olmayan boş şeylerle meşgûl olmasıdır.”
“Ümitsizlik,
küfür içinde bir kapıdır. Allahü teâlânın rahmetinden ümidini kesmek küfürdür.”
“Ârif; kalbini Allahü teâlâyı düşünmek, unutmamak için, vücûdunu da, insanların rahmeti ilâhiyyeye kavuşmaları için seferber eden kimsedir.”