Nefis insanı inkâra sürükler

19/09/2022 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü

Her Müslümanın birinci vazifesi nefsine uymamaktır. Nefis, insanın en büyük düşmanıdır.

 

Sual: İnsanda bulunan nefis, insana sadece günah mı işletir yoksa insanı inkâra mı sürükler?

Cevap: Her Müslümanın birinci vazifesi nefsine uymamaktır. Nefis, insanın en büyük düşmanıdır. İnsanın imanını yok etmek ister ve bundan zevk alır. Allahü teâlânın ve Peygamber efendimizin emirlerinden ve yasaklarından birisinin bile doğru, faydalı olduğunda şüphe edenin imanı gider, kâfir olur. Kâfir, Cehennemde sonsuz azap görecektir. Sonsuz azabı, bir insan düşünse, korkudan uykusu kaçar, yemekten, içmekten kesilir. Hiçbir dünya zevki gözüne görünmez.

Küfrün, inkârın cezası çok ağır, çok korkunç ise de, küfürden ve günahlardan kurtulmak da çok kolaydır. Bunun biricik çaresi, imanını tazelemektir. Bunun da en kolay yolu, her akşam yatarken, üç kerre “Estagfirullahel'azîm” okumaktır. Manasını düşünerek okumak lazımdır. Bunun manası; “Ya Rabbî, beni affet”tir.

Allahü teâlâ, tövbeleri kabul edeceğini vadetmiştir. Yalnız, tövbenin kabul olması için, namaz borcu ve kul hakkı olmamak lazımdır. Bir namaz borcu olan, bunu kaza etmedikçe, tövbesi kabul olmaz. Cehennem azabından kurtulmak için, ölmeden evvel namaz borcundan ve kul hakkından kurtulmak lazımdır. Hiçbir hayırlı iş insanı bu azabdan kurtaramaz. İbni Teymiyyenin kurtarır demesine aldanmamalıdır.

Sual: Namazın vacipleri yapılmazsa namaz bozulur mu, secde-i sehiv hangi hâllerde yapılır?

Cevap: Namazın vaciblerinden birini bilerek yapmamak, namazı bozmaz, fakat günah olur. Unutarak yapmayan, Secde-i sehiv eder. Farzın ilk iki rekatinde, Zamm-ı sureyi unutan, üçüncü ve dördüncü rekatlerde okuyup, sonra secde-i sehiv yapar. Kıraati unuttuğunu rükuda hatırlarsa, hemen kalkıp kıraati ve sonra rükuyu yapar. Bir farzı ve vacibi, vaktinden önce veya sonra yapan da, secde-i sehiv eder. Mesela, zamm-ı surenin bir parçasını rükuda okuyana, ettehıyyatüden sonra az bir şey okuyarak, üçüncü rekati geciktirene, imam yüksek sesle okuyacak yerde, hafif sesle okursa ve hafif sesle okuyacak yerde yüksek sesle okursa, secde-i sehiv yapmak lazım olur. İmamın yüksek sesle okuması vacib olan yerleri, yalnız kılanın yüksek sesle de, hafîf sesle de, okumaları caizdir. Birkaç kerre secde-i sehiv icab etse, bir kerre yapmak yetişir.