"İşte seni yükselten de bu hâlindir..."
20/09/2022 Salı Köşe yazarı V.T
"Ben,
dileklerimi, her şeyin sâhibi ve mâliki olan Allahü teâlâya arz eder, O'ndan
isterim..."
Atâ bin Ebû Rebâh
hazretleri fıkıh ve hadîs âlimi ve evliyânın meşhurlarından olup Tâbiîndendir.
Yemen'in Cened bölgesinde 647 (H.27) senesinde doğdu, 732 (H.114) senesinde
Mekke'de vefât etti. Eshâb-ı kirâmın sohbetleriyle yetişti. Zamânında Mekke-i
mükerremenin müftüsü ve en büyük hadîs-i şerif âlimiydi.
Atâ bin Ebû Rebâh'a;
"Kullara verilen en kıymetli şey nedir?" diye soruldu. O da;
"Dîni bilmektir." cevâbını verdi. Yeğenine şöyle nasîhat etti:
"Ey kardeşimin
oğlu! Sizden öncekiler, dünyâya ve âhirete faydası olmayan boş sözü sevmezler,
Kur'ân-ı kerîmi okumak, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını, Resûlünün
(sallallahü aleyhi ve sellem) sünnet-i seniyyesini okuyup, öğrenip,
bunlardan ve ihtiyaç hâlinde konuşmaktan başkasını boş söz ve fuzûlî iş kabûl
ederlerdi."
Yine buyurdu ki:
"Kim, Allahü teâlânın anıldığı bir mecliste bulunursa, Allahü teâlâ, onun
bu meclisini, on kötü meclisine karşı keffâret yapar. Eğer bir kimse, Allahü
teâlânın rızâsı peşinde olursa, bu hareketi, bulunduğu yedi yüz kötü meclise
keffâret olur."
"Üç gün geçince
kardeşlerinizi arayınız. Hasta iseler ziyâret ediniz. Eğer bir işle meşgûl
iseler, yardımda bulununuz. Eğer sizi ziyâreti unutmuşlarsa kendilerine
hatırlatınız."
Halîfe Abdülmelik'in, hac için Mekke'ye geldiğini duyan Atâ bin Ebû Rebâh
hazretleri, ona şu nasîhati yaptı:
"Eshâb-ı kirâmın
evlâdına iyi muâmele et. Onları incitme. Çünkü sen, onların vâsıtasıyla bu
makâma gelebildin. Emrin altında bulunanların durumlarını da gözet. Sınır
boylarında düşmana karşı nöbet bekleyen Müslümanlar hakkında da Allahü teâlâdan
kork. Çünkü onlar düşmana karşı Müslümanların kalesidir. İhtiyaçlarını gider.
Onları unutma. Sonra Müslümanların işlerini, hâllerini yokla araştır. Çünkü sen
bunlardan mesulsün. Kapında emrin altında bulunanlar hakkında da Allahü
teâlâdan kork, onların hâllerinden habersiz olma. Kapıyı kilitleyip, onları
kapı dışında bırakma."
Atâ bin Ebû Rebâh hazretleri nasîhatini yapıp, bitirdikten sonra, gitmeye hazırlanırken, Halîfe; "Ey Ebû Muhammed! Bütün buyurduklarını yapacağım. Fakat hep başkasının ihtiyâcından söz ettin. Sizin hiç ihtiyâcınız yok mu?" diye sorunca; "Ben, dileklerimi, her şeyin sâhibi ve mâliki olan Allahü teâlâya arz eder, O'ndan isterim. Burada size, Müslümanların ihtiyaçlarını dile getirdim" deyince, Abdülmelik; "İşte şeref ve üstünlük budur. Zâten seni yükselten de bu hâlindir" dedi.