Peygamberlik makamı aklın üstündedir
20/10/2021 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
Aklın anlayamayacağı
çok şeyler vardır ki, bunlar Peygamberlik makamında anlaşılır.
Sual: Peygamber
olmadan, akıl ile her şeyi anlamak mümkün değil midir?
Cevap: Konuyla alakalı
olarak İmâm-ı Rabbânî hazretleri, Mektûbât kitabında buyuruyor ki:
“Peygamberlik makamı
aklın ve düşüncenin dışındadır, üstündedir. Aklın eremeyeceği, anlayamayacağı
çok şeyler vardır ki, bunlar Peygamberlik makamında anlaşılır. Her şey akıl ile
anlaşılabilseydi, Peygamberler gönderilmezdi. Ahiret azapları, Peygamberler göndererek
bildirilmezdi. İsrâ sûresinin 15. âyetinde meâlen; (Biz, Peygamber
göndererek bildirmeden önce, azab yapıcı değiliz) buyuruldu. Akıl çok
şeyi anlar. Fakat, her şeyi anlayamaz. Anlaması da, kusursuz değildir. Çok
şeyleri, Peygamberler bildirdikten sonra anlamaktadır. Peygamberlerin gelmesi
ile, insanların özür ve bahane yapmaları önlenmiştir. Nisâ sûresinin 164.
âyetinde meâlen; (Peygamberleri, müjde vermek için ve korkutmak için
gönderdim. Böylece, insanların Allahü teâlâya özür, bahane yapmaları önlendi) buyuruldu.
Akıl, dünya işlerinde bile çok kere yanılmaktadır. İslam bilgilerini, böyle bir
akıl ile tartmaya kalkışmak doğru olamaz. İslam bilgilerini akıl ile inceleyip,
akla uygun olup olmamasına bakmak, aklın hiç yanılmaz olduğuna güvenmek olur ve
Peygamberlik makamına inanmamak olur. Böyle bozuk iş yapmaktan Allahü teâlâ
hepimizi korusun! Önce, Peygambere inanmak, Allahın Peygamberi olduğunu tasdik
etmek lazımdır. Böylece, Onun bildirdiklerinin hepsinin doğru oldukları kabul
edilmiş olur. Şüphelerden kurtuluş nasib olur. Dinin temeli, Peygambere
inanmaktır. Peygamberin Allah tarafından gönderildiğini, hep doğru söylediğini
aklın kabul etmesidir. Akıl, bu temel bilgiyi kabul edince, Peygamberin
bildirdiklerinin hepsini kabul etmiş olur. Peygamberin Allah tarafından
gönderildiğini, Allahın bildirdiklerini haber verdiğini kabul etmemiş olan bir
akla din bilgilerini birer birer inandırmak çok güç olur.
Aklın Peygambere kolay
inanması ve kalbde tam iman hasıl olması için en yakın yol, Allahü teâlâyı zikretmektir.
Ra'd sûresinin 30. âyetinde meâlen;
(İyi biliniz ki, kalbler, Allahü teâlânın zikri ile itminana, rahata kavuşur!) buyuruldu. Yani, tam imana kavuşur. Düşünerek, akıl ile ölçerek, bu yüksek makama kavuşmak, güç, hem de çok güçtür.”