İlme, gece gündüz bir dost gibi yapış!
05/02/2025 Çarşamba Köşe yazarı V.T
“İlim ona üstün gelme
düşüncesiyle alınır ve öğrenmeye çalışılırsa, ilim gâlib ve üstün gelir."
Şumnuluzade
Ahmed Efendi Gülşenî tarikatının şeyhlerindendir. Bursa’da doğdu. İlim tahsîli
için Mısır'a gitti. Bu esnada Muhyîzade Hasan Efendi vasıtasıyla tarikat yoluna
girmiştir. Bundan sonra icazet verilerek Bursa'ya gönderildi. Ulucami yakınında
Karaçelebizade Abdülaziz Efendinin yaptırdığı Sıbyan mektebine muallim oldu.
1085 (m. 1670)’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
“İlim ona üstün gelme düşüncesiyle alınır ve
öğrenmeye çalışılırsa, ilim gâlib ve üstün gelir. Hiçbir şey de elde edilmez.
Fakat, ilme, gece gündüz bir dost gibi yapışılırsa, o zaman ilim elde edilir.”
“İnsan,
ölüm, fakr ve ateşin (Cehennem'in) yarış meydanındadır. Allahü teâlâ onun
terbiyecisi, peygamberler sürücüsü, kitaplar öncüsüdür, o ise serkeştir, söz
dinlemez.”
“Eskiden
öyle insanlar vardı ki, başkalarının günah işlediklerini duysalar, sıtmalı gibi
titrerlerdi. Senin ise kendi günâhından için yanmıyor. Eskiden bir âdet vardı;
güller açınca, insanlar oyun oynarlar, eğlenirlerdi. Bu sebebtendir ki, her
sene güllerin yetişme, açılma zamanı gelince, Ma’rûf-i Kerhî hazretleri üzülür;
'Gül açtı, şimdi insanlar oyunla meşgûl olacaklar' derdi.”
“Bir
kimse, bir dervişe gidip; 'Birkaç gün seninle berâber olayım' dedi. 'Ben
olmasam kiminle olacaktın?' diye sordu. 'Allahü teâlâ ile' dedi.
'Benim olmadığımı kabûl et ve şu anda Allah ile ol' buyurdu.”
“Bir
gün dünyâ ehli zengin birisi, bir dervişin evinden su istedi. Ona tatsız, ılık
bir su verdiler. 'Bu su, sıcak tatsızdır' dedi. O derviş; 'Ey efendi, biz
zindandayız. Zindanda olan iyi su içmez' dedi.”
“Bir
gün sabahtan akşama kadar nefsinle harb et. Neler zâhir olacağını bir gör.
Merd, nefsinde bir eksik görüp de onunla harb edendir.”
“Hak olan bu yolda gerekli olan esaslar şöyledir: 1) Tövbe ve
inâbe ile bir büyüğe bağlanmak, 2) Talebelik ve hocalığın şartlarını bilip,
îtirâzı terk ederek sohbet ve hizmete devâm etmek, 3) Korku ile ümid arasında
bulunmak, ihlâs ve tevekkül ile verilen sözde durmak, irâde ve maksadda doğru
olmak, 4) Kişiyi boşuna övünmeye sevk eden süs ve debdebeyi terk etmek ve
temizliğe dikkat etmek, 5) Sıhhat ve tefekkür ile zikre ve râbıtaya devâm
etmek, 6) Nefs ve şehveti kırarak ahlâkı güzelleştirmek, çok ibâdet ve tâatla
Allahü teâlâya yaklaşmaya çalışmak, 7) Rahat ve huzur veren şeylerden uzak
bulunup, yalnızlığı seçmek, 8) Nefsin arzu ve isteklerine uymamak; şeytan, hevâ
ve havâtırı yok etmeye gayret göstermek, 9) Tevâzu, şükür ve kanâate sâhib
olmak.”