“Duâ ederken nûrlar akıp gelir..."
21/01/2025 Salı Köşe yazarı V.T
"Eğer göğüste bir genişleme, kalbde bir açıklık hâsıl olursa, duâ
kabûl olmuş demektir."
Şerefüddîn Makdisî hazretleri Hanbelî mezhebi fıkıh
âlimlerindendir. 621 (m. 1224) senesinde Ba'lebek'te doğup, 701 (m. 1301)
târihinde yine burada vefât etti. Şam'da; Mısır'da ve Ba'lebek'te
birçok âlimden ders alıp ilimde yüksek derecelere erişti. Buyurdu ki:
“Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve
sellem) bütün kemâlâtı kendinde toplamış idi. Ama o kemâllerden, her
asırdaki ümmetinde o vakte uygun olanlar zuhur etmiştir ve edecektir. Feyizler
hazînesi olan mübârek bedeninin kemâlleri, aç durmak, cihâd ve ibâdet etmek
olup, Eshâb-ı kirâmda göründü. Resûlullah Efendimizin mübârek kalbi ile alâkalı
olan kemâller, istiğrak (nurlara gömülme), kendinden geçme, zevk ve şevk, âh,
feryâd ve vahdet-i vücûd sırları olup, Cüneyd-i Bağdâdî’nin (rahmetullahi
aleyh) dilinden evliyâya verildi."
“Duâ ederken nûrlar akıp gelir. Duânın kabûl olması
yönünden bu bereketleri ayırmak zordur. Bazıları demişlerdir ki, eğer iki elde
ağırlık hissedilirse, duânın kabûl alâmetidir. Biz de deriz ki, eğer sadrın
inşirahı, yani göğüste bir genişleme, kalbde bir açıklık hâsıl olursa,
kabûl alâmetidir.”
“İnsanlar dört kısımdır: “Nâmertler, mertler,
civânmertler ve fertlerdir. Dünyâyı isteyen nâmert. âhıreti istiyen mert,
âhıretle birlikte Hak teâlâyı isteyen civânmert, yalnız, Hakkı isteyen
ferttir.”
“Resûlullahtan üveysî olmak isteyen, yatsı namazından
sonra, Peygamber Efendimizin mübârek ellerini, kendi elinde imiş gibi tutup
şöyle demelidir:
-Ey Allahın Resûlü, sana beş şeyde bî’at ettim: Eşhedü
en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlühü demek, namaz
kılmak, zekât vermek, ramazan ayında oruç tutmak ve gücüm olduğunda
Kâbe’ye gidip haccetmek...
Birkaç gece bunu yapmalıdır. Eğer büyüklerden birine
üveysî olmak istiyorsa, yalnız olarak oturup, iki rekat namaz kılıp, sevâbını onun
rûhuna göndermeli ve rûhuna müteveccihen oturmalıdır.”
“Zevk, şevk, keşf ve kerâmet peşinde olan, Allahü
teâlâyı arayıcı değildir.”
“Dünyâ sevgisi bütün kötülüklerin, günahların başıdır.
Günahların başı da küfürdür.”
“Hizmet görmek isteyen, hocasına
hizmet etsin.”