Teravih namazında okunacak dualar
06/03/2025 Perşembe Köşe yazarı O.Ü
Sual: Teravih namazına başlarken ve sonunda, çeşitli dualar okunuyor. Bu dualar nelerdir ve nasıldır?
Cevap: Teravih namazına
başlarken ve bittikten sonra çeşitli şekilde okunan dualar vardır. Mesela
teravih namazına kalkarken okunacak dualardan birisi şöyledir:
“Sübhâne
zil mülki vel melekût. Sübhâne zil izzeti vel azameti vel celâli vel cemâli vel
ceberut. Sübhânel melikil mevcûd. Sübhânel melikil ma'bûd. Sübhânel melikil
hayyillezî lâ yenâmü ve lâ yemût. Sübbûhun kuddûsün Rabbünâ ve Rabbül melâiketi
verrûh. Merhaben, merhaben, merhabâ yâ şehre Ramezân. Merhaben, merhaben,
merhabâ yâ şehrel-bereketi vel gufrân. Merhaben, merhaben, merhabâ yâ
şehret-tesbîhi vet-tehlîli vez-zikri ve tilâvet-il Kur'ân. Evvelühû, âhiruhû,
zâhiruhû, bâtınühû, yâ men lâ ilâhe illâ hüv.”
Ramazanın
onbeşinde sonra "Merhaba" diye okunan yerler, "Elveda" diye
okunur. Teravih namazı bitince okunacak dua da şöyledir:
“Allahümme
salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammed. Biadedi külli
dâin ve devâin ve bârik ve sellim aleyhi ve aleyhim kesîrâ." Üç defa okunur ve
üçüncüsünde "ve salli ve sellim ve bârik aleyhi ve aleyhim kesîran
kesîrâ" denir.
"Yâ
Hannân, yâ Mennân, yâ Deyyân, yâ Burhân. Yâ Zel-fadlı vel-ihsân nercül-afve vel
gufrân. Vec'alnâ min utekâi şehri Ramezân bi hurmetil Kur'ân.”
Sual:
Bir kimse, kendi malından, başkasının fıtrasını verebilir mi?
Cevap: Konu ile alakalı
olarak Redd-ül-muhtârda deniyor ki:
“Bir
kimse, kendi malından, başkası için fıtra verince, o kimse önceden emretmiş
ise, caiz olur, emri ile vermemiş ise, sonradan razı olsa da, caiz olmaz. Onun
malı ile vermiş ise, razı olunca caiz olur.”
Sual:
Bir baba, kendi çocuklarının fıtrasını, onlardan vekalet almadan da verebilir
mi?
Cevap: Bir kimse, nafakasını
verdiği kimselerin, çocuklarının fıtralarını, onların emri ve vekaleti olmadan
verebilir.
Sual:
Bir kimseye, fıtra ve kurban vacip olduktan sonra, elindeki mal yok olsa, bu
kimse sorumluluktan kurtulur mu?
Cevap: Bir kimsenin nisaba malik olduktan, fıtra
ve kurban vacip olduktan ve hac farz olduktan sonra mal elinden çıkarsa, af
olmazlar. Hâlbuki, zekat ve uşur, malın elden çıkması ile affolur. Fakat,
bunların elden çıkarılması ile bunlar da affolmaz.
