Hocaya bağlılık böyle olur...
06/06/2024 Perşembe Köşe yazarı V.T
Sehl-i Tüsterî hazretleri, hocasına uymak için ağrımadığı hâlde parmağını sarmıştı!
Sehl
bin Abdullah Tüsterî hazretleri büyük velîlerdendir. 815 (H.200) yılında
Horasan'ın Tüster şehrinde doğdu. 896 (H.283) de Basra'da vefât etti. Evliyânın
büyüklerinden Zünnûn-i Mısrî hazretlerini gördü ve ona talebe olmakla
şereflendi. Küçük yaştan îtibâren hârikulâde hallere kavuştu. Hocasına
bağlılığı çok fazla idi...
Basra'da
bir gün parmağını sarmıştı. Bu durumu gören birisi "Niçin parmağını
sardın?" diye sorunca; "Ağrıyor da onun için" cevabını verdi.
Soran kimse bir müddet sonra Mısır'a gitmişti. Burada Zünnûn-i Mısrî
hazretlerini gördüğünde, onun da parmağı sarılı idi. Aynı soruyu ona da sordu.
"Niçin parmağını sardın?" "Falan zamandan beri ağrıyor, o
sebepten sardım" diye cevap verdi. Soran zât diyor ki: "Ben o zaman anladım
ki, Zünnûn hazretlerinin parmağı ağrıyordu. Sehl-i Tüsterî hazretleri de,
hocasına uymak için parmağını sarmıştı..."
Çok
kerametleri görüldü... Bir yolculuğunda abdest almak istedi. Suyu yoktu.
Üzüldü. O anda birisi, içi su dolu yeşil bir ibrik getirdi. Önüne koyup gitti.
Bir Cumâ namazından önce evine bir kimse geldi. İçeride büyük bir yılan gördü.
Durakladı. Sehl-i Tüsterî hazretleri; "İçeri gir! Kişi, yer yüzündeki
yılandan bu kadar korkarsa, âhiretteki yılanlardan daha çok korkması lâzım
değil mi?" buyurdu. Sonra yılanı tuttu. Beni başka bir odaya aldı.
"Kişi dünyâda yılanlarla arkadaşlık edebilirse, mezarda diğer yılanlar,
çıyanlar ona dokunmaz" buyurdu ve; "Cumâ namazı kılar mısın?"
buyurdu. O zât; "Câmi ile aramız bir günlük mesâfe var" dedi. Sehl
hazretleri onun elini tutup, hemen câmiye getirdi. O kimse dedi ki:
"Birlikte namaz kıldık. Sonra çıktı. Câmiden çıkanlara bakıp "Lâ
ilâhe illallah diyen çoktur, ama ihlâs sâhipleri azdır" buyurdu...
Sehl
hazretlerinin yanına köse bir adam geldi. Sakalının gelmesi için duâ istedi.
Sehl hazretleri; "Ey genç! Elini yüzüne sür, elini yüzüne sür!"
buyurdu. Bu sözü birkaç defa tekrarladılar. Adam söyleneni aynen yaptı. O
anda eline bir tutam sakal geldi.
Sehl-i Tüsterî hazretleri bir gün bağdaş kurup oturmuş ve
sırtını da duvara yaslamış bir şekilde; "Aklınıza geleni sorun,
suâllerinize cevap vereyim" dedi. Bu durumu görenler; "Daha evvel siz
böyle yapmazdınız, şimdi ne oldu?" diye sorduklarında, "Üstâd hayatta
olduğu müddet zarfında, talebenin edebe riâyet etmesi lâzımdır" dedi.
Sonra bu günün Zünnûn-i Mısrî'nin vefât ettiği gün olduğunu öğrendiler.