"Bilmez misin, her işin hayırlısı ortasıdır..."
03/09/2019 Salı Köşe yazarı V.T
"Asla dünyâ malına meyletme. Ancak kimseye el açmayacak kadar malın
olsun yeter."
Ahmed Mürşidî Efendi Osmanlı âlim ve velilerindendir. Diyarbakır’da doğdu.
1174 (m. 1760) senesinde Diyarbakır’da vefât etti. Birecikli Ebû Bekr
Efendi’nin talebesi olup, ondan çok istifâde etti. Sonunda hilâfet aldı. Yazmış
olduğu "Ahmediyye" isimli eser çok meşhûrdur.
Ahmediyye’den bazı bölümler:
Yâ Rabbî! Senden niyazım şudur: Bize dünyâyı sevdirme. Sana yakın olmak
zevkinden bizi mahrum etme. Azapların en şiddetlisi senden uzak kalma azabıdır.
Ey Ahmed! Şu fânî mülkün durumunu anlat. Mal ve mülk denilen o zehirli
yılandan bahset. Bu dünyâda birçok kimseler mal ve mülkleri ile mağrur oldular.
Bu yüzden de Hak teâlânın yolundan ayrıldılar. Bu geçici âleme aldanan, tûl-i
emel sahibi olarak Allahü teâlâdan uzak kalanların sonlarını düşündün mü? O
kadar gayret gösterip biriktirdikleri mallar ne oldu?
Ey insanoğlu! Bil ki, o sakladığın mallar senin değil, hepsi emânettir. Bir
gün sen öbür dünyâya göçersin onlar burada kalır. Oraya bir kefenden başka bir
şey götüremezsin. Bir gün biriktirmiş olduğun malları mirasçılarına bırakıp
gidersin. Bütün mal ve mülkün elinden gidip, o benim malım dediğin şeyler, yeni
sahiplerinin eline geçer. Her topladığın malın hesabını yarın kıyâmet gününde
vereceksin. Bu hâlinle kıyâmet günü hâlin nice ola? Sana söylenecek en tesirli
söz şu olsa gerek: “Sen bu geçici dünyâyı bakî mi sandın? Hâlbuki bunların
hepsi fâni idi. Çok mal toplayanlar yarın kıyâmet gününde hepsinin
hesabını vereceklerdir. Birçok soru ve suâlden sonra malının helâl olduğu
anlaşılan kimse kurtulur. Haram ise, elbette azap ederler. Helâl malın
zekâtı sorulur. Eğer hesabı kolay verirsen kurtulursun.”
Ey Ahmed! Asla dünyâ malına meyletme. Ancak kimseye el açmayacak kadar
malın olsun yeter. Bilmez misin her işin hayırlısı ortasıdır. Dünyâ âhiretin
tarlasıdır. Sen bu âleme para ve mal toplamak için gelmedin. İyi ameller yapmak
için geldin. Kimseye el açmayacak ve yetecek kadar mal kazandıktan sonra,
vaktini Hak teâlâya ibâdet ederek geçir. Ondan sonra yat ve istirahat et. Unutma,
nefsinin de sende hakkı vardır. Topladığın o mal ve mülk senin değil
mirasçılarınındır. Senin rızkın, ancak âlemlerin rızık vericisi olan Allahü
teâlâ tarafından sana yemen içmen için verilenden ibârettir.