Ölüme hazırlık yapan yokmudur .*
08/10/2018 Pazartesi / köşe yazarı V.T
25/08/2018 Cumartesi
Âlimlerimiz buyurdu ki: "Murâkabe; Allahü teâlânın her
şeyi gördüğünü, bildiğini bilmektir.”
Ali bin Makbûl hazretleri evliyânın büyüklerindendir.
1024 (m. 1615)’de Mısır’da doğdu. 1095 (m. 1684)’de Mekke-i mükerremede vefât
etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
İbrâhim bin Şemmas şöyle anlatmıştır: Ebü’l-Abbâs bin Atâ
“Tâatin en faziletlisi, her an murâkabe üzere olmaktır (Allahü teâlânın her an
her şeyi gördüğünü unutmamaktır)” buyurdu.
Ebû Hafs şöyle buyurmuştur: “İnsanlar arasında oturup onlara
vaaz ve nasihat ederken, kendi nefsine ve kalbine vaaz et, onların senin
etrâfında toplanması seni gururlandırmasın. Çünkü onlar, senin dışını görüyor.
Allahü teâlâ ise kalbini ve düşüncelerini de biliyor.”
Naklolunur ki: Büyüklerden bir zât, talebeleri içinde genç
birisini daha çok severdi. Diğer talebeler ise, acaba hocamız neden o genci
daha çok seviyor? diye düşünüyorlardı... Hocaları bir gün bu talebelerine ve o
sevdiği küçük talebesine birer tane kuş verip, gidiniz, bu kuşları kimsenin
görmediği yerde kesip bana getiriniz, diye emretti. Talebelerinden her biri
kendisine verilen; kuşu alıp, ıssız bir yerde keserek hocasına getirdi.
Hocalarının çok sevdiği küçük talebe ise, kuşu kesmeden geri getirdi. Sebebi
sorulunca, ben kimsenin görmediği bir yer bulamadım. Çünkü Allahü teâlâ, her
an, her şeyi görüyor dedi. Bunu işiten arkadaşları onun murâkabesi karşısında
şaşıp, hocalarının neden onu daha çok sevdiğini anladılar.
Yûsuf aleyhisselâma âşık olan Zeliha, onu kendine
çağırdığında, odada bulunan bir putun yüzünü örttü. Yûsuf aleyhisselâm, “Neden
onun yüzünü örtüyorsun?” deyince, Zeliha “Bu bizim ilâhımızdır, ondan
utanıyorum” dedi. Bunun üzerine Yûsuf aleyhisselâm “Sen bir taş
parçasından utanıyorsun da, ben âlemlerin Rabbi olan Allahü teâlâdan utanmam
mı? O, her an, her şeyi görüyor, biliyor” buyurdu.
Cüneyd-i Bağdadî hazretlerine murâkabe nedir?
denilince “Murâkabe, bir şeyden korkup da vuku bulmasını bekleyen
kimsenin beklemesi ve uykusunu, istirahatini terk etmesi gibi olmaktır.
Âlimler; "Murâkabe; Allahü teâlânın her şeyi gördüğünü, bildiğini
bilmektir” buyurdular.
Âlimlerden biri buyurdu ki: Recâ (ümit) seni ibâdete çeken
şey, havf (korku) da seni günahlardan uzaklaştıran şeydir.”
Muhammed bin Ali Tirmîzî buyurdu ki: “Seni her an Rabbinin
gördüğünü unutma, şükrünü, sana devamlı nimetler veren, her an muhtaç olduğun
Rabbine yap.”