Semada ve yeryüzünde ilk işlenen günah!..
24/06/2021 Perşembe Köşe yazarı S.A
Hased günahında hiçbir lezzet yoktur. Diğer günahlarda geçici, aldatıcı
lezzet olabilir. Zehirli bal gibi, ama bunda hiçbir tat yoktur!..
Hased (çekememezlik) manevi hastalıklardandır ve büyük bir günahtır. Felâk
suresinde Yüce Rabbimiz "Hased ettiği zaman, hased edenin
şerrinden kendisine sığınmamızı" emretmektedir...
Hased günahında hiçbir lezzet de yoktur. Diğer günahlarda geçici, aldatıcı
lezzet olabilir. Zehirli bal gibi, ama bunda hiçbir tat yok. Hiçbir faydası da
yoktur.
Hased, başkasının sahip olduğu nimetlerin elinden alınmasını temenni
etmektir. Dört kısma ayrılır. Birincisi: Sevmediği kişinin
elindeki nimetler gitsin, varsın onun da olmasın. Bu, hasedin en
kötüsüdür. İkincisi: Ondan alınsın kendisine verilsin. Bu da
kötüdür. Üçüncüsü: Onun gibi kendisi de nimetlere kavuşsun
fakat başka yerden. Başka yerden olmaz ise sonra ondan alınsın ister. Bu
diğerlerine göre biraz ehven ise de gene de haramdır.
Dördüncüsü: Bir kimse "Ey Rabbim bu kuluna verdiğin nimetlerini (makâm, mevki,
para) bana da ver. Ama ondan alarak değil" derse bu, günah olmaz.
Hased, çok kötü bir huydur. İnsanın sıhhatini bozar, üzüntüsünü artırır,
amellerini yakar. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Ateşin odunu
yakıp yok ettiği gibi, hased de sevâpları yer ve mahveder.)
Semada ilk işlenen günah haseddir. İblisin Âdem aleyhisselama yaptığı
hased. Yeryüzünde de ilk işlenen günahtır. Âdem babamızın bir oğlunun (Kabil)
diğer oğluna (Habil) yaptığı haseddir.
İbni Sirin hazretleri buyuruyor ki:
"Ben dünya makamı, mevkii ve serveti için hiç kimseye hased etmem.
Düşünürüm; hepimiz bir gün öleceğiz, kabre gireceğiz. Kabir de, hadis-i şerifte
buyurulduğu gibi; (Ya cennet bahçelerinden bir bahçedir veya (Allah korusun)
cehennem çukurlarından bir çukurdur.) Nefsimin hased etmemi istediği
bu adam da, bu ikisinden birine girecek. Eğer cennet bahçesine girecekse; bu
elindeki nimetlerin ne kıymeti var ki kıskanayım. Cehenneme girecekse; onu
kıskanmak değil ona acımak gerektir. Yani her hâlükârda; dünyanın
geçici, fâni, bir gün bile devam edeceği belli olmayan hayatına hased
etmemeliyiz!"
Hasan-ı Basri hazretleri de buna benzer bir örnek veriyor: "Rabbimiz,
kendisine birçok nimetler verdiği kulunu ya seviyor, yahut sevmiyor. Seviyorsa;
Rabbimizin sevdiğini ben nasıl sevmeyeyim. Sevmiyorsa, elindeki nimetlerin ne
kıymeti olabilir, ta ki ona hased edeyim!.."
Hasedin ana kaynağı dünya sevgisidir. Bütün hataların başıdır. Hased, kibir, düşmanlık, kin hep bundan meydana gelir.