İslamiyete uyan herkes rahat eder
26/08/2020 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
İnanmadıkları hâlde, Kur’ânın hükümlerine uygun yaşayanlar vardır!..
Sual: Müslüman olmayan bir kimse, İslamiyetin bildirdiği hükmü yerine
getirse, bunun karşılığını dünyada görür mü?
Cevap: Allahü teâlânın merhameti, ihsanı, nimetleri, sonsuzdur. Kullarına
çok acıdığı için, onların dünyada rahat, huzur içinde yaşamaları, ahirette de,
sonsuz saadete, tükenmez nimetlere kavuşmaları için, yapılması lazım olan
iyilikleri ve sakınılması lazım olan kötülükleri, Peygamberlerine, melek
vasıtası ile bildirmiş, bunları bildiren birçok kitap da göndermiştir. Bu
kitaplardan, yalnız Kur’ân-ı kerim bozulmamış, diğerlerinin hepsi
değiştirilmiştir...
İnansın inanmasın, herhangi bir kimse, bilerek veya bilmeyerek, Kur’ân-ı
kerimdeki emir ve yasaklara uyduğu kadar, dünyada rahat ve huzur içinde yaşar.
Bu, faydalı bir ilacı kullanan herkesin, dertten, sıkıntıdan kurtulması
gibidir. Zamanımızda dinsiz, imansız çok kimsenin, hatta İslam düşmanı olan
bazı milletlerin birçok işlerinde, muvaffak olmaları, rahat yaşamaları,
inanmadıkları hâlde, Kur’ân-ı kerimin hükümlerine uygun olarak çalıştıkları
içindir. Müslüman olduklarını söyleyen, âdet olarak ibadetleri yapan, çok
kimselerin ise, sefalet, sıkıntılar içinde yaşamalarının sebebi de, Kur’ân-ı
kerimin gösterdiği hükümlere ve güzel ahlaka uymadıkları içindir. Kur’ân-ı
kerime uyarak ahirette sonsuz saadete kavuşabilmek için ise, önce buna iman
etmek, inanmak ve bilerek, niyet ederek uymak lazımdır.
***
Sual: Ölü kabre konulduğunde ne ile karşılaşır?
Cevap: Bir hadis-i şerifte, bu hâl şöyle anlatılmaktadır:
(Ölü, kabre konulunca, ardından gelenlerin ayak seslerini duyar. Mezardan
başka onunla konuşan olmaz. Mezar der ki:
-Benim nasıl olduğumdan ve bendeki korku ve sıkıntılardan sana
söylenilenler azdır, benim için ne hazırladın?
-Yazıklar olsun sana ey insanoğlu! Ben varken neye gururlandın? Benim,
sıkıntılı, karanlık, yalnız ve böceklerle, kurtlarla dolu bir yer olduğumu
bilmiyor muydun?
-Üzerimden geçerken, bir ayağın geride, bir ayağın ileride şaşkınca
durduğun zaman, neye aldanmıştın?
Eğer o kimse salihlerden ise bir ses der ki:
-Ey mezar, neler söylüyorsun, o doğruluk üzere idi? Emr-i ma'ruf, nehy-i münker yapardı. Ona elbette yeşil bahçeler hazırladım. Sonra o kimsenin bedeni nura çevrilir, ruhu göğe çıkarılır.)