"Beni, Allah için âzâd et!"
27/01/2020 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Ebül Hayr Habeşî hazretleri, gençliğinde, birinin kölesiydi.
Efendisi, her zaman, bir arzusu olup olmadığını sorar, bir şeyler
istemesini arzu ederdi.
Ama o, (yok) derdi.
Bir şey istemezdi.
Bir gün sıkıştırınca;
"Eğer çok istiyorsan, beni Allah için âzâd et" buyurdu.
O ise;
"Yıllardır efendi sen, köle bendim. Seni ben çok önceden âzâd
etmiştim" dedi.
O da ayrılıp gitti.
Ve Bağdâd'a vardı.
Orada bir velî zâtı gördü.
O zât kendisine;
"Ey Ebül-Hayr! Hicaz'a git. Aradığını orada bulursun" buyurdu.
O bunu, (emir) bildi.
Ve Mekke'ye gitti.
Yıllarca orada kalıp, oranın büyüklerinden çok istifâde etti.
Kabr-i saâdete her gittiğinde;
"Esselâmü aleyküm yâ Resûlissekâleyn" derdi.
Efendimiz de cevâben;
"Ve aleykesselâm yâ Tâvûs-ül-Haremeyn" diye cevap
buyururlardı.
● ● ●
Kendisi anlatır ki:
Altmış sene Mekke ve Medîne'de oturdum.
Çok maddî sıkıntı çektim.
Ne zaman birinden bir şey istemeyi düşünsem, bir ses işitirdim.
Gâibten gelirdi.
Ve can kulağıma;
"Bize secde ettiğin yüzü, kulların önünde küçük düşürmekten utanmaz
mısın?" der ve beni vazgeçirirdi.