“Şayet bu savaştan galip çıkarsam?..”
30/04/2022 Cumartesi Köşe yazarı A.D
Sultan Gazneli Mahmud, Hindlilerle yaptığı
harplerden birinde çok şiddetli direnişle karşılaşır. O anda bir adakta
bulunur!..
Bugün
Sultan Gazneli Mahmud’un “rahmetullahi teâlâ aleyh” vefat yıl dönümüdür (30
Nisan 1030)...
Gazneliler Devletinin en büyük hükümdârı Mahmud Gaznevî’dir... O, tarihe
“Hindistan Fâtihi” olarak geçmiş büyük bir kahramandır... Babası Sübektekin,
Buhârâ’daki Sâmânî devletinin Horâsân’daki vâlîsinin kölesi iken, vâlî ölünce,
yerine geçti... Türkistân’ı, Irâk’ın bir kısmını, Lâhor’u, Delhî’yi aldı. Çok
kiliseleri câmi yaptı. Hindûların hazînelerini Haremeyn-i şerîfeyne [Mekke ve
Medîne] hediyye etti. Berehmenlerin, kadınların, kocalarının cenâzesi ile
birlikte, diri diri yakılması, ölülerin nehre atılması gibi, insanlığa
yakışmayan âdetlerini yasak etti...
Ömrünün kırk beş senesini savaş meydanlarında geçiren Mahmud Gaznevî, âlimlere
çok hürmet ve ikramda bulunurdu. Onların kalplere feyiz veren sohbetlerinden
faydalanırdı. O, gerek iyi idâresi, gerekse hakseverliği ve adâletiyle sevilmiş
örnek devlet adamlarından biridir...
Gazneli Sultan Mahmud Han, İslam’ı yaymak için Hindistan’a 18 sefer
düzenlemişti. Bu harplerden birinde çok şiddetli bir direnme ile karşılaşınca,
zafere kavuşacağından şüpheye düşmüştü. Tam bu zor durumda iken Allahü teâlâya
şöyle bir adakta bulundu:
“Ya Rabbi, bu savaştan galip çıkarsam, şahsıma düşecek bütün ganimetleri
yoksullara dağıtacağım.”
Neticede galip geldi ve çok kıymetli ganimetlere sahip oldu. Gazne’ye
döndüklerinde kendine düşen bütün ganimetleri yoksullara, muhtaçlara dağıtmaya
başladı. Fakat bazı vezir ve komutanlar araya girip;
-Aman Sultanım ne yapıyorsunuz, bunca değerli ganimetler, altınlar, inciler
dağıtılır mı? Hem onlar bunların kıymetini bilmez, diyorlardı.
Sultan Mahmud bunu Allahü teâlâya verdiği sözün gereği olarak yaptığını,
kendisi için bir adak olduğunu söyledi ise de, adamları yine ısrar edip;
-Öyleyse önemsiz olanları dağıtın, değerli olanları hazineye ayırın! Memleketin
bunlara ihtiyacı var, sevabı ise belki daha çok olur, dediler.
Sultan Mahmud düşündü. Âlimlerle istişare etmeden karar vermezdi. Zamanındaki
büyük zatlardan birine durumu anlattı. O zat da şöyle dedi:
-Sultanım, eğer Allah’ın izni olmadan zaferi siz kazandıysanız, bir daha Ondan
bir isteğiniz olmayacaksa sözünüzde durmanız gerekmez! Ama bu zaferi size
Allahü teâlâ ihsan ettiyse, yine Ona ihtiyacınız olacaksa, verdiğiniz sözde
durmanız, adağınızı yerine getirmeniz, ganimetleri yoksullara dağıtmanız
gerekir...
Sultan Mahmud;
-Zaferi elbette Allahü teâlâ ihsan etti, dedi ve sözünü yerine getirdi.
Hissesine düşen ganimetlerin hepsini muhtaçlara dağıttı...