Kaptaki yılan yavrusu!..
05/06/2024 Çarşamba Köşe yazarı A.U
Konya’da dünyâya
gelen Seyyid Ebül Vefâ hazretlerinin büyüklüğüne, zamânın
Sultânı inanmıyordu. Onu imtihana kalkıştı.
Baş
vezîre emretti:
“Bir
kabın içine bir ‘yılan yavrusu’ koyup götür Ebül Vefâ'ya. Bakalım içindekini
bilecek mi?”
Baş
vezîr geldi bu velîye.
Ve
kabı koydu önüne.
Büyük
zât gözlerini kapayıp; “Dünyânın her yerini taradım. Sâdece bir ‘yılan
yavrusu’ yoktu yerinde. O da bu kutunun içindedir” buyurdu.
Baş
vezîr, insafa geldi.
Ve
ona “talebe” oldu.
Sultânınsa
huzûru kaçtı. "Saltanatım elden gidecek" diye büyük endîşeye kapıldı!
Hâlbuki
Ebül Vefâ hazretlerinin böyle bir düşüncesi yoktu.
Sultân,
inâdını sürdürüp bir imtihana daha tâbi tuttu bu zâtı. Bir kese aldı.
İçine
“yüz dînar" koydu.
Ama
hepsi helâlinden.
Arasına
"on dînar" koydu.
Ama
bunlar haram idi.
Düşündü
ki: "Gerçekten velîyse, bu haram dînarları, helâl olanlardan
ayırsın bakalım.”
Hizmetçi
huzûra geldi.
Bu
keseyi ona arz etti.
Ve
bir şey demeden oturdu. Ama büyük velî, biliyordu onun niyetini.
Keseyi
önüne döktü.
"Helâl"
dînarları seçti.
“Bunlar
benim” dedi.
Diğer
“haram” olan dînarları toplayıp hizmetçiye verdi.
Ve
buyurdu ki:
“Bunları
sultânına götür.”
Ama sultân, inâda devam etti!..