Hilâli görünce oruca başlamak...
09/03/2024 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Sual: Ramazan ayının başladığının bilinmesi için, gökte hilâlin, yeni ayın görülmesi gerekir mi? Eğer böyle bir durum yoksa nasıl hareket edilir?
Cevap: Bu konuda
Merâkıl-felâhdaki hadis-i şerifte;
(Ay'ı görünce oruç tutunuz! Tekrar görünce, orucu
bırakınız!) buyuruldu. Bu emre göre, ramazan ayı, hilâlin yani
yeni ayın görülmesi ile başlar. Hilâli görmeden önce yapılan hesap ve takvim
ile başlamanın caiz olmadığını, İbni Âbidîn, Eşi'at-ül-leme'ât ve Ni'met-i
islâm sahipleri bildirmişlerdir. Şaban ayının otuzuncu gecesi, güneş gurub
edince, batınca, hilâli aramak ve görünce gidip kadıya haber vermek, vâcib-i
kifâyedir.
Ramazan ayının girmiş olması için şabanın 29. günü,
gurub vaktinde hilâli, yani gökte yeni ayı aramak ve ayı görmek, eğer
görülmezse, şaban ayını otuz güne tamamlamak lazımdır. Şabanın otuzuncu günü
öğle namazı zamanına kadar oruç tutup, o gün ramazan olduğu ilan edilmezse,
orucu bozmak lazım olur. Bozmayıp oruca devam etmek tahrimen mekruhtur.
Ramazana, hilâli görmeden başlayıp, 29. gecesi bayram hilâli görülürse, şaban
rüyet ile başlamış ise, bayramdan sonra bir gün kaza edilir. Rüyet ile
başlamamış ise, iki gün kaza tutulacağı Hindiyye ve Kâdîhânda yazılıdır.
Bulutlu havada hilâli bir adil Müslüman kadın veya
erkeğin gördüm demesi ile, açık havada ise, birçok kimsenin şehadet etmesi,
söylemesi ile, kadı, ramazan olduğunu ilan eder. Kadı bulunmayan yerlerde,
hilâlin bir adilin gördüm demesi ile ramazan olur. İki adilin gördüm demeleri
ile bayram olur. Adil demek, büyük günah işlemeyen ve küçük günaha alışık
olmayan demektir. Adaleti şüpheli olanın da sözü kabul olunur. Ramazana ve
bayrama takvim ve hesap ile başlamak caiz olmadığı Fetâvâ-ı Hindiyyede de
yazılıdır. Hadîkada deniyor ki:
“Bidat sahibi olan yani yetmişiki fırkanın hepsi,
Ehl-i kıble oldukları hâlde, adil değildirler.” Dürr-ül-muhtârda şahitliği
anlatırken deniyor ki:
“Müslümanı kötülemek günahtır. Adaleti yok eder.
Şahitliği kabul olmaz.”
Bunun için, ramazanın, bayramın ve hac zamanının
gelmesini ve iftar ve namaz vakitlerini anlamakta ve bütün din işlerinde,
mezhebsizlerin sözlerine uymak caiz değildir.
Şabanın otuzuncu gecesi, bir şehirde
hilâl görülünce, bütün dünyada oruca başlamak lazım olur.