“Senin bir derdin mi var?”
12/11/2023 Pazar Köşe yazarı A.U
Horasan
velîlerinden Ahmed Nâmıkî Câmî hazretleri, büyük bir velî
olup, herkese karşı çok merhametliydi.
Cömertti sonra.
Ve iyilikseverdi.
Herkese iyilik
yapıyordu.
Derdi olan, ona
gidiyordu.
O devirde “sâlih” ve “zengin” bir
kimse vardı ki, sonraları fakîrleşti.
Bütün malı ve serveti
gitti.
Ama bu durumu
kimselere diyemiyor, kimseden de bir şey isteyemiyordu. Bir gün câmide
oturuyordu.
Yanına bir “pîr-i
fâni” geldi.
Bu, Ahmed Nâmıkî Câmî
hazretleriydi.
Selâm verip sordu:
“Senin bir derdin mi
var?”
“Evet, ama kimseye
açamıyorum.”
Kulağına eğilip;
“Falan yerde Ahmed
Nâmıkî diye biri var. Ona git, o sana yardımcı olur” diye fısıldadı.
Adamcağız sevindi.
“Peki efendim” dedi.
Ertesi gün kalktı ve
gitti târif edilen o adrese.
Aynı şahsı gördü
karşısında.
O büyük velî idi
kapıyı açan.
Ona anlattı derdini.
Büyük velî;
“Üzülme, bir kapı
kapanırsa başkası açılır” buyurdu.
Sonra ona bahçedeki
bir “taşı” gösterip;
“Her sabah gel, şu
taşın altından ihtiyâcın kadar para al. Fazlasını alırsan kesilir” buyurdu.
“Peki efendim” dedi.
Ve teşekkür edip
ayrıldı. Artık her gün gidip, o taşı kaldırıyor, günlük ihtiyaç kadar "parayı” oradan
alıyordu...