Kasîde-i bürde...
22/03/2020 Pazar Köşe yazarı A.U
İmâm-ı Busayrî hazretlerinin, Resûlullah Efendimize ve evliyâ zâtlara
çok muhabbeti vardı.
Bir de kasîdesi var.
İsmi (Kasîde-i Bürde).
Efendimizden bahseder.
Şöyle anlatılır:
Bu zât hayli yaşlandı.
Sonra da felç oldu.
Öyle ki, bedeninin yarısı tamâmen hareketsiz kaldı.
Şifâ bulmak için Resûlullah'ı vesîle ederek çok duâlar etti.
Ve bir (Kasîde) yazdı.
Orada Resûlullahı methetti.
Bu kasîdeyi, bir gece rüyâda Resûl-i ekreme okudu.
Efendimiz çok beğendiler.
Ve mübârek hırkasını Ona giydirip, bedeninin felçli yerlerini mübârek eli
ile sığadılar.
Sabah uyandığında şaşırdı.
Zîra sıhhate kavuşmuştu.
Efendimizin giydirdiği (hırka-i saâdet) de üzerinde idi.
Onun için, bu kasîdeye (Kasîde-i bürde) denildi.
Bürde, (hırka) demektir.
Bu sevinçle sabah namâzına giderken, yolda, evliyâ bir zâta rastladı.
O velî, imâma dedi ki:
"Kasîdeni dinlemek isterim."
"Hangisini" deyince;
"Bu gece Resûlullah'a okuduğunu" dedi.
"Ben bunu kimseye söylemedim. Siz nereden biliyorsunuz?" deyince,
gördüğü rüyâyı aynen anlattı.