Allahü teâlâ ile kul arasındaki perde!..
15/08/2021 Pazar Köşe yazarı V.T
“Allah bâki ve
kâfidir. O’ndan başkası boştur. O’ndan gayri her şeyden nefsini uzak eyle!”
Ebü’l-Abbas Seyyârî
hazretleri evliyanın büyüklerindendir. Ebû Bekr-i Vasıtî’nin en büyük talebesi
idi. Birçok büyük zâtlarla görüşüp, kendilerinden ilim ve edeb öğrendi. 340 (m.
951) senesinde Merv şehrinde vefât etti. Tövbe etmeden önce zengin idi.
Babasından kendisine çok mîrâs kalmıştı. Servetinin hepsini vererek, Resûlullah
efendimizin iki tel mübârek Sakal-i şerîfini satın aldı. Allahü teâlâ, Sakal-i
şeriflerin bereketi ile ona tövbeyi nasîb eyledi. Ebû Bekr-i Vasıtî’nin
sohbetiyle şereflendi. Yüksek derecelere kavuştu. Vefât ettiği zaman, vasiyeti
üzerine, mübârek Sakal-i şerîfleri kabrine koydular.
Kendisine sordular
ki: “Allah yolunda yürüyen bir kimse hangi ameli işlemelidir ki, onun
gönlü Cennet bahçesi misali çok güzel olsun?” Cevâbında “Allahü teâlânın
emirlerini yapmaya ve yasaklarından sakınmaya sabırla devam etmek, sâlihlerle
beraber olup, sohbetlerinde bulunmak ve dostlarına hizmet etmekle” buyurdu.
Yine, “Bu yolda ilerlemek nasıl mümkün ve kolay olur?” diye sorulunca, “Allahü
teâlânın emir ve yasaklarına riâyet etmek ve sâlihlerin sohbetine devam
etmekle” buyurdu.
Ebü’l-Abbâs Seyyârî
buyurdu ki: “Bir kimse, hayatında İslâmiyete uymakta ne kadar hassas dikkatli
ve ince davranır, İslâmiyete uygun olmayan bir iş yapmamak için ne kadar gayret
ederse, âhirette, sırat köprüsünden geçerken, sırat köprüsü ona, dünyada
İslâmiyete uymak için olan gayreti nisbetinde geniş, ferah ve rahat olur. Yine
bir kimse, dünyâda emirlere uymakta gayet gevşek ve geniş davranır, İslâmiyete
tam uymak için çalışanlara, 'O kadar da çok inceleme' derse, âhirette
sırat köprüsünden geçerken, sırat köprüsü o kimse için, dünyâda İslâmiyete
uymaktaki gevşekliği nisbetinde daralır.”
“Bir kimse, mutlaka
haklı olduğu hâlde, kendisini suçlu kabûl edip, karşısındakine (Sen haklısın,
ben kabahatliyim) derse, âhirette bütün sıkıntı ve meşakkatlerden emîn olur.”
“Bir dostundan, bir
uygunsuzluk görürsen hemen onu tenkid etme. Mümkündür ki, kendisini tenkid
ederken sana, önce yaptığı uygunsuzluktan daha zor ve ağır gelecek bir söz
söyleyebilir."
“Tasavvuf; başındaki
sevdayı atmak, elindeki dünyâyı dağıtmak ve vâki olanda karar kılmaktır.”
“Allah bâki ve
kâfidir. O’ndan başkası boştur. O’ndan gayri her şeyden nefsini uzak eyle!”
“Allahü teâlâ ile kul arasında perde, yer ve gök değildir. Arş ve Kürsî de değildir. Perde, insanın benliğidir. Bu aradan kaldırılırsa Allaha kavuşulur.”