İmân, en büyük ihsân...
16/12/2024 Pazartesi Köşe yazarı R.A
Her Müslümân, çocuklarına “Amentü”yü iyice ezberletmeli, manâsını da
güzelce öğretmelidir!
Birkaç haftadır günâhlar, sağâir, kebâir, tevbe, küfür, irtidâd gibi konulardan bahsediyoruz.
Her Müslümân, çocuklarına “Amentü”yü iyice ezberletmeli, manâsını da güzelce öğretmelidir! Çocuk bu altı şeyi öğrenmez ve inandığını söylemezse, bâliğ olduğu (ergenlik çağına geldiği) zaman Müslümân olmaz, mürted olur, kâfir olur.
“Âmentü” şöyledir:
Âmentü billahi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusülihî
vel-yevmil-âhiri ve bil-kaderi hayrihî ve şerrihî minallahi teâlâ; vel-ba'sü
ba'del-mevti hakkun. Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden
abdühû ve resûlüh.
[Yani, Allah’a, meleklerine, gönderdiği kitaplarına,
Peygamberlerine, âhiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna
inandım; öldükten sonra dirilmek haktır. Allah’tan başka ilâh olmadığına ve
Muhammed aleyhisselâmın da Allah’ın kulu ve resûlü (son Peygamberi) olduğuna şehâdet
ediyorum.]
“Küfür, nefs-i emmârenin
hevâ ve heveslerinden (arzû ve isteklerinden) doğar. Küfürden teberrî (uzak
durmak) İslâm'ın şartıdır.” (İmâm-ı Rabbânî)
“Küfürden başka hiçbir günâh, hasenâtın sevâblarının
hepsini yok etmez. Günâh olduğuna inanmayıp İslâmiyet'e ehemmiyet
vermeyerek harâm işlemek ve küfre, yanî dînden çıkmağa sebeb olan işleri
yapmak, sevâbların hepsini yok eder.” (Muhammed Hâdimî)
“Müslümân olmayanların, ibâdet diye yaptıkları şeyler
ile küfür alâmeti olan ve İslâmiyet'i inkâr etme ve inanmama alâmeti
olan ve tahkîr edilmesi vâcib (lâzım) şeyleri yapan kâfir olur.” (Ahî
Çelebi; Dâmâd-Mecmaul-Enhür)
“Küfür Alâmetleri”: “Kâfirlerin
ibâdet olarak yaptıkları ve kâfirlik alâmeti olan şeylerdir. “Küfür
alâmetlerinden bâzıları; zünnâr, haç ve mecûsî serpuşudur. Küfür alâmetleri
âdet olup, Müslümânlar arasında yayılırsa, İslâm âdeti olmaz. Küfür alâmeti
olmaktan çıkmaz. Zünnâr takan, kâfir olur, dînden çıkar.” (Şehzâde Muhammed)
“Bir Müslümânın bir sözünden veya bir işinden yüz şey
anlaşılsa, bunlardan doksan dokuzu küfre sebeb olsa ve biri Müslümân
olduğunu gösterse, bu bir şeyi anlamak, onu küfürden kurtarmak lâzımdır.” (İmâm-ı
Birgivî)
Malûm olduğu üzere kâfirler, iki ana gruba
ayrılırlar: 1- “Kitâblı Kâfirler”: “Ehl-i Kitab da denilen, Tevrât ve
İncîl’den birine inanan kâfirler; Yahûdîler ve Hıristiyânlar.”
Müslümân bir erkeğin kitablı bir kâfir kadını nikâh
etmesi câizdir. Başka kâfir kadınla ve mürted olmuş, dînden
çıkmış kadınla evlenmesi câiz değildir. (İbn-i Âbidîn) Müslümân
kadının ise, hiçbir kâfirle evlenmesi câiz değildir, harâmdır; evlenmeğe
râzı olduğu anda, îmânı gider, mürtedde olur, kâfir olur, iki kâfir birbirleriyle
evlenmiş olurlar.
2- “Kitâbsız Kâfirler”: “Ehl-i
kitâbın dışındaki kâfirler, dînsîzlerdir.”
“Müslümânlar, âhirete inanıyorlar; kitâbsız kâfirler
inkâr ediyorlar. Tekrâr dirilmek olmasaydı, inanmayanlar bir şey kazanmazlar,
Müslümânlar da zarar etmezlerdi. Fakat kâfirlerin dediği olmayınca, sonsuz azâb
çekeceklerdir.” (Hazret-i Ali)
“Kitâbsız kâfirlerin kestikleri
yenmez, kızları alınmaz ve onlara kız verilmez.” (Muhammed Hâdimî)