"Senden istiyorum, sana yalvarıyorum ya Rabbi!"
17/04/2020 Cuma Köşe yazarı V.T
"Ya Rabbi! Dua etmeyi emrettin ve edilen duaları kabul edeceğini
bildirdin..."
Ahmed bin Salih el-Cîlî hazretleri Hadîs ve târih âlimlerindendir. 520
(m. 1126) senesinde doğdu. Kur’ân-ı kerîmin kırâatine âit bütün rivâyetleri,
Ebû Muhammed Sıbt-ül-Hayyât ve başkasından okuyup öğrendi. Yüz binden çok
hadîs-i şerîfi ezberlediği için “Hâfız” unvanına sahip oldu. Târih ilmine
dâir yazdığı eserleri kıymetlidir. 565 (m. 1170) senesinde vefât etti.
Bu mübarek zat buyurdu ki: Hanımıma kâfir cinler musallat olmuştu. Bir gün
namaz kıldım, otururken birisi selam verdi, ben de selamını aldım. Kim olduğunu
sordum. (Ben Müslüman cinlerden Zekeriya... Sana bir dua öğretmek için geldim.
Hanımına olduğu gibi, bir kimsenin başına bir hâl gelir de, bu duayı okursa,
biiznillah o kimse sağlığına kavuşur) dedi. Sonra bana şu duayı yazdırdı:
“Allahü teâlâya hamd olsun ki, göğü yüksek, yeri alçak ve dağları dik
yarattı. Rüzgârlar gönderdi. Geceyi karanlık ve gündüzü aydınlık yaptı. Görülen
ve görülmeyen varlıkları yarattı. Bunları, yarattıklarından hiçbirinin yardımına
muhtaç olmadan yaptı. Ya Rabbi! Seni tesbih ederim. Kudretini düşünen için,
senin şanın ne yücedir. Sen kendine mahsus yücelikle yücesin, kendine mahsus
yakınlıkla yakınsın. Sen yarattıklarına kudretinle galipsin. Sana isyan eden,
Cehennemde, sana itaat eden ise, Cennettedir. Ya Rabbi! Dua etmeyi emrettin ve
edilen duaları kabul edeceğini bildirdin. Yaptığımız dualar senin kazanı geri
çevirdi. Dualarımızı kabul eyle! Sen, güç ve kuvvet sahibisin. Senden daha
güçlü ve kudretli kimse yoktur. Sen, Rahimsin. Senden daha merhametlisi yoktur.
Sen, Yakub aleyhisselama merhamet edip tekrar görmesini sağladın. Yusuf
aleyhisselama da merhamet edip, onu kuyudan kurtardın. Eyyüb aleyhisselama da
acıyıp bela ve musibetlerini kaldırdın. Ya Rabbi, ben de senden istiyorum, sana
yalvarıyorum. Çünkü kendisinden bir şey istenilenlerin en hayırlısı sensin. Ey
zorbaları kahreden, kıyamet günü amellerin karşılığını veren, çürümüş kemikleri
dirilten Rabbim, sen yarattıklarının geçmesi için, Cehennem üzerine kıldan ince
ve kılıçtan keskin köprü kurdun! Sen, [filan oğlu filanı veya filan hanımın
kızı filanı], bu acılara, şu sıkıntılara, bu hastalıklara müptela kıldın. Sen
onları gidermeye kadirsin, Ya Erhamerrahimin!” (O inkârcıların durumu, tıpkı
bağırıp çağırmadan başka bir şey işitmeyenlere haykıran çobanın durumuna
benzer. O inkârcılar sağır, dilsiz ve kördürler. Çünkü onlar düşünmezler.)
[Bekara171]