Hâlis tövbe eden sarhoş!..
17/12/2024 Salı Köşe yazarı A.U
Şam’da dünyâya gelen Ebû Bekr-i Sûsî hazretlerinin kabr-i
şerîfi de bu şehirdedir.
Bir gün talebesiyle sohbet ediyordu.
Bir ara dergâhtan içeri bir genç girdi.
Elbisesi kir pas içindeydi.
Üstelik de “sarhoş”tu.
Ayakta duramıyordu.
Talebeler tiksindiler ondan.
O genç, nihâyet bir kenara yığılıp kaldı!
Büyük velî, derse ara verip “Evlâtlarım! Onu
böyle görünce hakkında kötü düşünmeyin! O da sizin gibi Allah’ın bir
kuludur” buyurdu.
Ve ekledi:
“Hâlis tövbe ederse sizden yakın olur Allah’a. Belki
de o, bu yola sizden daha ehil ve lâyıktır.”
Başını önüne eğdi.
Biraz tefekkür etti...
Sonra başını kaldırıp;
“Gün gelir, bu genç benim bu yerimde insanlara nasîhat
eder. Haydi, şimdi onu incitmeden götürüp yatırın bir yatağa!” dedi.
Talebeler;
“Başüstüne” dediler.
Emri yerine getirdiler.
Az sonra genç kendine geldi.
Etrâfına bakıp sordu merakla:
“Ben neredeyim?”
“Burası bir dergâh.”
“Kim getirdi beni buraya?”
“Hocamızın emriyle biz getirdik.”
“Hocanız kim sizin?”
“Ebû Bekr-i Sûsî hazretleri.”
Genç bu ismi duyunca birden toparlanıp edeple diz
çöktü...
Kalbi değişti birden...
Bütün kötü fiillerine ‘pişmânlık’ duydu.
Ve bu büyük zâta talebe oldu...