İslâmın yayılmasına hizmet etmek...
23/02/2022 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
İslâma yapılacak en
büyük hizmet, Ehl-i sünnet kitaplarını alıp, gençlere dağıtmakla olur.
Sual: İslâm dininin
doğru olarak öğrenilmesi ve bu bilgilerin insanlara ulaştırılması konusunda,
kadın, erkek her Müslüman sorumlu mudur?
Cevap: Bu konuda İmâm-ı
Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabının 1. cilt, 193. mektubunda
buyuruyor ki:
“Bugün Müslümanlar
kimsesiz kaldı. Din düşmanları her taraftan saldırıyor. Bugün, İslâma hizmet
için bir lira vermek, başka zaman verilen binlerce liradan daha çok sevaptır.
İslâma yapılacak en büyük hizmet, Ehl-i sünnet kitaplarını alıp, gençlere
dağıtmakla olur. Hangi talihli kimseye bu hizmeti nasip ederlerse, çok
sevinsin, çok şükretsin. İslâma hizmet etmek her zaman sevaptır. Fakat, İslâmın
zayıf olduğu, yalanlarla, iftiralarla, Müslümanlık yok edilmeye çalışıldığı bu
zamanda, Ehl-i sünnet itikadını yaymaya çalışmak, kat kat daha çok sevaptır.
Resulullah efendimiz, Eshâb-ı kiramına karşı buyurdu ki:
(Siz öyle bir zamanda
geldiniz ki, Allahü teâlânın emirlerinden ve yasaklarından onda dokuzuna uyup,
onda birine uymazsanız, helak olursunuz, azab görürsünüz! Sizden sonra, öyle
bir zaman gelecek ki, o zaman, emirlerin ve yasakların yalnız onda birine uyan
kurtulacaktır.)
Hadis-i şerifte bildirilen
zaman, işte bu zamandır. Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını, sözlerini yaymak
için, keramet sahibi olmak, âlim olmak şart değildir. Her Müslümanın bunu
yapmak için uğraşması lazımdır. Fırsatı kaçırmamalıdır. Kıyamette her
Müslümana, bunu soracaklar, İslâma niçin hizmet etmedin, diyeceklerdir. Özür,
bahane, kabul edilmeyecektir. Peygamberler, insanların en üstünleri iken, hiç
rahat oturmadı. Allahü teâlânın dinini yaymak için, gece gündüz uğraştılar. Bu
yolda çalışırlarken, Allahü teâlâ da, bunlara yardım eder, mucize yaratırdı.
Bizim de, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını, sözlerini yaymamız ve
Müslümanlara iftira edenlerin, yalancı olduklarını, gençlere, dostlara
bildirmemiz lazımdır. Bu yolda malı, kuvveti, mesleği ile çalışmıyanlar,
azabdan kurtulamayacaklardır. Bu yolda çalışırken, sıkıntı çekmeyi büyük
saadet, büyük kazanç bilmelidir. Peygamberler, Allahü teâlânın emirlerini
bildirirken, çok sıkıntı çekerlerdi. Onların en üstünü olan Muhammed
aleyhisselam;
(Benim çektiğim eziyet gibi, hiçbir Peygamber eziyet görmedi) buyurdu.”